Kartal, evinde ağırladığı Kayserispor'u 2-0'lık skorla yenerek Perşembe akşamı çıkacağı Avrupa arenası için moral buldu. Beşiktaş, maça kontrollü başladı. Kayseri'nin, diri ve baskı yapan ataklarına karşı Karius'un ilk yarıdaki süper kurtarışı, jeneriklik bir görüntü oluşturdu. Beşiktaş da rakip kaleyi adeta kuşatmaya aldı ve beklenen gol Quaresma'nın asisti, Love'nin vuruşu ile geldi. Kayseri'nin direncini kırmaya yetti ama pes etmeyerek beraberlik golünü bulmak için hayli çaba sarfetti.
İkinci yarıda net pozisyonları filelerle buluşturamasa da, 71. dakikada Quaresma'nın trivelası görülmeye değerdi. Tribünler de ayakta alkışladı zaten ve Beşiktaş ikinci golle rahatladı. Kayserispor da defans güvenliğini ikinci plana itip, daha fazla ileriye çıkmaya başladı.
* * *
Beşiktaş takım olarak pas oyununu her hafta daha da geliştiriyor. Perşembe akşamı Malmö karşılaşması öncesi taraftara da güven verdi Kayserispor karşısında. "Yaşlı" diye eleştirilen Atiba, takımın en çok koşan ve pas atan oyuncusu Quaresma da bir gol, bir asistle eleştirilere cevap vermiş oldu.
Medel'in bitmez enerjisi, Karius'un kalede güve vermesi, ortasahanın hocum futbolunu iyi oynaması, Pepe ile Vida'nın uyumu, Ljajic'in pasları keyifli bir futbol izletti. Beşiktaş'ın şu anda görünen tek sorunu forvet hattındaki eksiklik. Love'in formayı almak için hayli gayretli olması sevindirici elbette ama yeterli değil.
Beşiktaş, forvet sorununu Ocak transferinde çözerse, Avrupa ve Süper Lig'de zirveye yine damgasını vurabilir.
Takımı da etkileyen camianın bir diğer sorunu ise spor yazarı ve hakem eskisi yorumcuların, Beşiktaş maçını yorumlamak yerine, futbolun magazinsel bölümüne odaklanıp Şenol Güneş için "gitti gidiyor, abisi söyledi", "kavga etti" gibi papatya falı açmaları... Şenol Güneş, Türk futbolu ve Beşiktaş için bir değerdir. Eğer Milli Takım hedefine odaklanarak kendisi bırakmazsa, Beşiktaş taraftarı da Şenol hocayı kimseye yedirmez. Renkli yorumculara bu açık ve net bir mesaj olsun.
