Ne mutlu Doğanşar ve çevresine ki, Fikri Kahraman gibi bir evlatları var. Yörenin maddi, manevi kültürel varlığını, mirasını kayıtlara geçirmek için gece gündüz çalışıyor. Envanterini çıkarıyor, saptıyor, yarınlara not düşüyor, belgeliyor. Maişetini temin ettiği öğretmenlik mesleğinden arta kalan tüm zamanlarını nefsinin emrine değil doğup büyüdüğü, ekmeğini, yediği, suyunu içtiği, havasını soluduğu yörenin hizmetine tahsis ediyor. Nafakasından kesiyor, dizgisini, düzenlemesini, tasarımını kendisi yapıyor, birer prestij kitap kalitesinde yayınlıyor. Fikri Kahraman, başlı başına bir kurum, bir okul, bir kent belleği.

Evet ne mutlu Doğanşar ve çevresinin mülki idari ve yerel yönetimlerine ki, Fikri Kahraman gibi bir vefa neferi, kendilerine hazine değerinde envanter sunuyor. Ne mutlu bu yörenin, bu vilayetin ve ülkenin gelecek kuşaklarına ki, geçmişlerini, gelecekleri için bulabiliyor. Bu bellekten yararlanabilecekler, geçmişlerini bilecekler çevrelerinin yarınlarına, gelişimine katkı sağlayabilecekler. 
Fikri Kahraman'ın kitaplarının tamamını bir çırpıda saymam mümkün değil: "İpsile, Tozanlı, Doğanşar", "Sivas Doğanşar Folkloru ", "Sivas Doğanşar İlçesi ve Köyleri Belgeseli" " Tozanlı Doğanşar Soy Kütüğü" Unuttuğum var mı bilmiyorum. Şimdi elimde bir başka kültür hazinesi var: Sivas Doğanşar Güreşleri. Kitabın adının ayrıntısı şöyle: " Harman Güreşinden Ahmet Ayık Karakucak Güreşlerine Pehlivan ve Güreş Ağalarımız" 

Bu İnceleme, araştırma çalışmasına Hacı İsmet Sungur katkı yapmış. 

Fikri Kahraman'ın belirttiği gibi tarih yalnız savaşlarla devletler arası diğer ilişkilerden ibaret değil. Din, ekonomik ve sosyal hayat ile gelenek ve göreneklerimiz de tarihte önemli bir yere sahip. Nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar gelen gelenek ve göreneklerimiz bizi biz yapan kültürümüzün birer parçası. Bunların en önemlilerinden biri güreş geleneğimiz. Türkler arasında karakucak, aba güreşi, şalvar güreşi, yağlı güreş ve Kırım Türk güreşi adlarıyla anılan birçok güreş türü bulunuyor. 
Anadolu'nun birçok yerinde olduğu gibi, güreş Doğanşar'ın da olmazsa olmazlarından biri güreş. Her ailede pehlivan ve her düğünde güreş var. 

Fikri Kahraman, yörede yetişmiş ve ulusal gururumuz olmuş olan Ahmet Ayık hakkında bilgi veriyor. Bu kitabı hazırlamasındaki amacını şöyle anlatıyor: 

"Âlim unutmuş, kalem unutmamış. Doğanşar güreşleri süreklilik bakımından Edirne Kırkpınar ve Antalya Elmalı güreşlerinden sonra Türkiye'nin üçüncü büyük güreş organizasyonu olmasına rağmen hakkında yazılı hiçbir kaynak yoktu. ......... 2012'de çalışmalarıma başladım. Son otuz yıldır yöre hakkında araştırma yapmam sebebiyle bazı pehlivanlarla güreş ağaları hakkında bilgiye sahiptim. Aslında bu çalışma 25 - 30 yıl önce yapılmalıydı. Pehlivanlarla güreş ağalarının büyük çoğunluğu artık hayatta değiller. Her geçen yıl bilgi verebilecek kişi sayısı da azalmakta. Bundan dolayı bir müddet sonra bu alanda çalışma yapmak imkansız hale gelecekti. Pehlivanlardan Hayrettin Gülaçtı, Hasan Karaman, Mustafa Göbel (Göğüş Pehlivan), Mehmet Karamuk (Cüce Pehlivan), Kemal Çolak ile güreş ağaları Şaban Balık, Mustafa Karaman ve Nuri Yılmaz'ın bilgilerini bizzat kendilerinden öğrenmiştim. Yaşayan pehlivan ve güreş ağaları ile yüz yüze görüşme yaparak bilgilerini aldım. Vefat edenler hakkında bilgi toplayabilmek için ise beş yüzden fazla kişiyle görüştüm, 1950 sonrası yerel basını taradım. Dünya ve Olimpiyat Şampiyonumuz Ahmet Ayık Beyle farklı tarihlerde görüşmeler yaptım, hem hayat hikayesini dinledim hem de Doğanşar Güreşleri ve Doğanşarlı pehlivanlarla ilgili anı ve düşüncelerini öğrendim."

Fikri Karaman, Sivas Doğanşar Güreşleri kitabında, geçmişten günümüze güreş konusunda ansiklopedik bilgiler verdikten sonra Doğanşar güreşlerinin tarihini ve geçirdiği aşamaları anlatmış. Önce pehlivanlar hakkında, sonra Doğanşar güreş ağaları hakkında geniş bilgiler aktarmış. Bu değerli kitap yüzlerce fotoğraf da içeriyor. 

Kitap isteme adresi şöyle: Fikri Kahraman [email protected] <mailto:[email protected]> 0533 650 96 08