Diyarbakır ve çevre illerinde yılda yaklaşık 800 bebek, müdahale gerektiren bir kalp hastalığı ile doğuyor. Hasta bebekler, 2017 yılı öncesi tedavileri için Ankara ve İstanbul'a sevk ediliyordu. Mali kayıpların yanı sıra hasta güvenliği açısından da büyük risk oluşturan bu durumu sona erdirmek için Sağlık Bakanlığı tarafından Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde 2017 yılında Çocuk Kalp Merkezi kuruldu. Güneydoğu ve Doğu Anadolu Bölgesi'ne hizmet vermesi için kurulan bu merkezde 2 yılda kalp hastası 450 bebek tedavi edildi, 20 milyon dolar tasarruf sağlandı.

Butik klinikten 42 yataklı kliniğe ulaştı

Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Bedri Aldudak öncülüğünde 6 yataklı butik bir klinik ve sınırlı yoğun bakım yatağı ile 2017'de hizmete açılan merkez, şimdi 4 çocuk kalp cerrahı ve 2 çocuk kardiyoloji uzmanı ile 20'si yoğun bakım yatağı olmak üzere, 42 yataklı bir kliniğe ulaştı. Doç. Dr. Bedri Aldudak, kalp nakli dışında her türlü kateter girişimin ve ameliyatın yapıldığı merkezin amacının, bölgeden batıya hasta sevkini bitirmek olduğunu ifade etti. Doç. Dr. Albudak, bu merkezin Türkiye'de kurulacak yeni bölgesel merkezler için rol model oluşturduğunu söyledi.

'Ankara'nın doğusundaki tüm illerden hasta kabul ediliyor'

2017 yılı öncesinde kalp hastalığı ile doğan çocukların ambulans uçaklarla Ankara ve İstanbul'a transferlerinin ciddi bir mali yük getirdiğini ve hasta için risk oluşturduğunu belirten Doç. Dr. Aldudak, kurulan çocuk kalp merkeziyle 2 yıl içerisinde yılda 450 hasta kabulüne ulaştıklarını söyledi. Ankara'nın doğusunda kalan tüm illerden gelen hastalara müdahale edildiğini aktaran Doç. Dr. Aldudak, şunları söyledi:

''Diyarbakır Çocuk Kalp Merkezi 2017 yılında kuruldu. Kuruluş çalışmaları 2009 yılına dayanıyor. Bizi böyle bir şeye götüren neden, Diyarbakır ve çevresinde yılda yaklaşık 800 bebeğin girişim gerektiren bir kalp hastalığıyla doğmuş olmalarıdır. Eskiden bunlar ambulans uçaklarla Ankara ve İstanbul'a taşınıyordu. Bu bebeklerin transportunun getirdiği çok ciddi 20 milyon dolar gibi yılda mali bir yük vardı. Ayrıca ailelerin Ankara ve İstanbul gibi uzak yerlerde perişan olmaları söz konusu oluyordu. Hastalar zaman kaybediyordu. Bundan hareketle biz Diyarbakır'da böyle bir merkez fikrini 2009 yılında ortaya attık. Sağlık Bakanlığı'nın ve yerel sağlık idaresinin ciddi destekleriyle 2017 yılında merkezimizi hizmete açtık ve peyderpey büyüyoruz. Biz büyüdükçe çevreden, Hatay'dan Rize'ye kadar, Ağrı'ya, Kars'a kadar her yerden hasta almaya başladık. Son yıl itibari ile verdiğimiz hizmet 200 civarında açık kalp ameliyatı, 250 civarında da anjiyo grafik girişimler şeklinde. 22 servis yatağımız, 20 yoğun bakım yatağımız var. İşlemler yoğun bakımcılarla yeni doğan uzmanlarıyla birlikte yürütülüyor. Merkezimizde şu an 2 çocuk kardiyoloğu ve 4 çocuk kalp cerrahı var. Çocuk kalp cerrahı açısından özellikle ülkenin en şanslı merkezlerinden birisiyiz. Yaptığımız işin niteliği, Türkiye'deki referans merkezlere yakın bir başarıyı yakaladık, rakamlarımız öyle gösteriyor. İki yıl içerisinde onlara yakın bir başarı sergiledik. Merkezin Türkiye'nin geleceği açısından çok önemli olduğunu, daha da desteklenmesini ve bu merkez modelin Türkiye'nin başka bölgelerinde de mutlaka inşa edilmesi gerektiğini düşünüyorum.''