Çizimlerine Osmanlı’nın son başkenti olan İstanbul’dan başlayan Ayta, son 2 yılda da Edirne’de bulunan 82 tarihi yapıyı karakalem ile çizdi. Resim serüvenine 5 yaşında başladığını belirten Ayta, İstanbul ve Edirne'den sonra Osmanlı'nın ilk başkenti Söğüt'teki çizimlerle çalışmalarını sonlandıracağını söyledi.

Tarihi mekân çizimlerine 2002 yılında İstanbul'da başlayan Ayta, yaklaşık 15 yıl boyunca İstanbul'un tarihi yapılarını karakalem çalıştığını söyledi. Ayta, 2017'de başladığı Edirne'nin 82 farklı tarihi yapısını çizmeyi ise yeni bitirdiğini belirtti. Amacının tarihten gelen yadigâr eserleri geleceğe arşiv olarak bırakmak olduğunu ifade eden Ayta, çalışmalarını Osmanlı’nın ilk başkenti olan Söğüt ile bitireceğini söyledi. 

Karakalem resim sanatının kendisi için önemli olduğunun altını çizen Ayta, Osmanlı'ya 92 yıl başkentlik yapan Edirne'de 2 yılda 82 eser çizdiğini belirtti. Çalışmalarının ilk olarak fotoğrafını çekip sonra karakalem resmini çizdiğini söyleyen Ayta, "Başkentleri çizmeye son başkent İstanbul'dan 2002 yılında başladım. İstanbul çok mükemmel bir şehir ve İstanbul'u çizmek çok uzun sürdü. Edirne ve İznik'i çizmeye 2017'de başladım ve iki yıl içinde tamamladım. Edirne'de özellikle Selimiye'yi çalıştım. Selimiye'nin ancak onda birini çizebildim. Çünkü çizilecek çok şey var. Tarihi hamamlar, köprüler ve çeşmeleri de çizdim" dedi. 

Son başkentten başladığı çalışmalarını ilk başkent Söğüt'te tamamlayacağını kaydeden Ayta, "Bir yere gittiğinizde bir cami, meydan, hamam, külliye ve çınar ağacı gördüğünüzde orası Osmanlı'dır. Özellikle çınar ağacı Osmanlı'nın damgasıdır. Camiler sanki kalemtıraş ile açılmış gibidir. Dünyanın hiçbir yerinde bizdeki mimari anlayışını göremezsiniz. Özellikle Mimar Sinan mimari alanda damga vurmuştur. Dünyanın en güzel çinileri bizdedir. Eşsiz hat yazıları da bizdedir" diye konuştu.