Bu köşenin okuyucuları, öğrenciler konusunda ne kadar hassas olduğumu artık öğrendi. Öğrendi diyorum çünkü konu yine KYK... Yani Kredi ve Yurtlar Kurumu "bursları"... Daha önce mezun olduktan sonra neredeyse açlık ya da yoksulluk sınırında maaşlara çalışan öğrencilerin KYK burslarına neden af gelmiyor da milyon dolar vergi borcu olan işadamlarına af geliyor diye sormuştum ama ne iktidar kanadından ne de muhalefetten tek bir ses çıkmadı. Neyse ki okuyan, yazan, düşünen başka kişiler var da sözümüz havada kalmıyor, insanlar sıkıntılarını bir şekilde dile getirerek paylaşıyor.

ALO 189'A KİBARLIK DERSİ

KYK'yla ilgili yazımızı okuyan bir okuyucu, sosyal medya üzerinden ulaşarak yaşadığı tatsız deneyimi anlattı. İsmi bizde saklı okuyucumuz, seçimden önce "kısmi" af gelen KYK borcuyla ilgili detaylı bilgi almak için Alo 189'u aramış. 7149 no'lu kanuna dayanarak yapılandırma talebinde bulunan ancak yasayla ilgili kafasında bazı soruların oluştuğunu söyleyen okuyucu, karşısına çıkan Y.K. isimli "call center" çalışanına birkaç soru sormuş. Ama karşı taraf bir türlü kendisine tatminkar cevaplar vermediği gibi konuyu bir bilene sormak ya da okuyucumuzu bir bilene aktarmak konusunda epey direnmiş.

'MAL MIDIR NEDİR ANLAMIYOR'

Ancak okuyucumuz ısrarlı... Zira rastlantıya bakın ki kendisi de bir call center çalışanı. Dolayısıyla işleyişi ve prosedürü biliyor. Bu kez Y.K. isimli şahsa, "Sizden sorularıma cevap alamadım. Üstelik beni azarlar gibi konuştunuz. Yetkili ya da bilen birine de aktarmadınız. Lütfen kendiniz hakkında şikayet talebi alır mısınız?" der. Y.K. tabii ki böyle bir talep karşısında şaşırır. Bu arada konuyu başkasına sormak için okuyucumuzu telefonda 10 dakika boyunca bekletir ve o sırada telefonu sessize almayı unutur! Yanındaki arkadaşı "Ne oldu?" diye sorar, "bizim" Y.K. da "Mal mıdır nedir anlamıyor. Kendi adıma şikayet kaydı alamıyorum diyorum. Mal anlamıyor" diyerek arkadaşına açıklama yapar.

SUPERVİSÖR DEVREDE AMA!

Tabii bu konuşma da "diyaloğun" başından bu yana olduğu gibi kaydedilir. Okuyucumuz, Y.K. kendisine "döner dönmez" konuşmalardan haberdar olduğunu söyleyince telefon "pat" diye yüzüne kapanır. Ama okuyucumuz vazgeçmez, tekrar arayıp başka bir call center çalışanına şikayet kaydı aldırır ve ertesi gün sabahın köründe Alo 189'un "Supervisör"ı arar. Özürdü, pardondu, soruşturmaydı, eğitimdi gibi bir sürü laf kalabalığından sonra okuyucumuz Alo 189'un Supervisör'ına kuruma böyle eleman çalıştırdıkları için ve Y.K.'ya dava açacağını söyleyerek telefonu kapatır. Okuyucumuzun öğrenmek istediği konu mu, internet habercilerine, kulaktan dolma bilgilere ve ekşisözlük vs. gibi sitelere kalır.

GELENEKSEL SU BASMA
OLAYLARI VOL. 45

Bu yıl yaz kendini baştan sona adeta nisan gibi hissettirdi. Meteorolojinin son zamanlarda sürekli yanılmasından kaynaklı olsa gerek, Türkiye insanının makus talihi "geleneksel altgeçit su basma olayları" önceki yıllarda olduğu gibi kesintisiz sürüyor. Bunlardan biri de Bayrampaşa altgeçidi. Her yağmurda su basan altgeçidi tamir, tadilat, yıkıp yeniden yapma ya da yapmama gibi alternatifler yok anlaşılan. Yoksa İstanbul Büyükşehir Belediyesi çoktan el atıp, halletmişti. Bakalım önümüzdeki yağmurda tekrar su basacak mı, merakla bekliyorum.