Katar'a ambargo başlatan Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn, ortak bildiri yayınlayıp, Doha yönetimine sundukları taleplerin tamamı yerine getirilinceye kadar uygulamalarının süreceğini açıkladı. Bildiride "terörü desteklediği, finanse ettiği, aşırılık yanlılarına kucak açtığı, nefret söylemini yaygınlaştırdığı ve diğer ülkelerinin içişlerine müdahale ettiği" de dile getirildi.

Katar ve bazı Arap ülkeleri arasındaki kriz, 5 Haziran'da Suudi Arabistan, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn yönetimlerinin Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kesmeleriyle başlamıştı.

Özetle bu dörtlü geri adım atmayacak gibi görünüyor.

Katar'a abluka uygulayan dört ülke, ilişkilerin düzeltilmesi için Doha yönetimine "Türkiye'nin Katar'daki askeri üssünün kapatılması, İran ile ilişkilerin kesilmesi ve Al Jazeera Televizyonunun kapatılması" gibi şartların bulunduğu 13 maddelik bir talep listesi sunmuş, Katar ise uluslararası hukuka aykırı hiçbir talebin kabul edilmeyeceğini açıklamıştı.

Şimdi kafalardaki soru şu:

Amerika ile Katar arasında Terör ve buna finansman sağlanmasına yönelik imzalanan mutabakat zaptı Amerika ile Katar'a ambargo uygulayan ülkeleri karşı karşıya getirir mi?

Bunun yanıtı Katar'a ambargo uygulayan ülkelerin yayınlanan ortak bildiride verildi:

Bildiride, ABD'nin terör ve buna finansman desteği sağlanmasıyla mücadeledeki rolü ve kaynağı ne olursa olsun, ABD-Arap ve İslam Ülkeleri Zirvesi'nde sağlam bir ortaklığın, ayrıca terör ve aşırılığa karşı uluslararası net bir tavrın oluştuğu aktarıldı.

Bitmedi, şu konunun da altını çizelim:

Katar ile ABD arasında terörizmin finansmanının önlenmesine yönelik imzalanan mutabakat zaptının, 4 ülkenin uzun zamandır Katar'dan "teröre desteğini kesmesi" çerçevesinde defalarca bildirdiği talep ve baskılarının bir neticesi olduğu vurgulanıyor ve  "Bu adım yetersiz. Katar makamlarının terörün desteklenmesi, buna kucak açılması ve finanse edilmesiyle mücadeledeki ciddiyeti yakından izlenecek." değerlendirmesi yapılıyor.

Katar'a tavır alan 4 ülke tarafından yayımlanan ortak bildiride, "Katar makamları terörle mücadele ile bölgede güvenlik ve istikrarın sağlanmasını kapsayan adil taleplerimizin tamamını yerine getirinceye kadar hâlihazırdaki uygulamalarımız devam edecek." ifadesine yer verildi.

Bizim bu konudaki görüşlerimiz farklı:

Dikkat edilecek olursa Katar'a karşı başlatılan ambargodan sonra bu ülkeye en fazla yardım ve desteği sağlayan Türkiye ile İran oldu. Bu durumun Amerika'nın hoşuna gittiğini söyleyemeyiz. Bu satırlar yazılırken Katar'a Türkiye ve İran'dan halen gıda ve ihtiyaç maddeleri gönderilmesine devam ediliyordu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan da açıklamalarında Katar'a haksızlık edildiğini söylemiş ve en kısa zamanda tarafların barışması gerektiğini belitmişti.

Katar'ı özellikle İran'a kaptırmak istemeyen Amerika, bu anlaşma ile çok önemli bir adımı da atmış oldu. Zaten, Körfez'deki en büyük üssü Katar'da olan Amerika'nın attığı bu adım, ambargo uygulayan ülkelerce de İran nedeni ile şu anda kabul görmüş bulunuyor.

Çünkü açıklanan ortak bildiride de ABD-Arap ve İslam Ülkeleri Zirvesi'nde sağlam bir ortaklığın bulunduğuna vurgu yapılarak bu anlaşmanın sıkıntı yaratmayacağına değiniliyor. Amerika'dan kesinlikle vaz geçilmediğini de bu şekilde görebiliyoruz.

Sözü fazla uzatmaya gerek yok.

Bölgede Amerika en büyük aktör olarak yine ortaya çıktı. Hem ortalığı karıştırıp, ham kasasını dolduran Amerika'nın bundan sonra Körfezde atacağı adımlara dikkat etmek gerekiyor.

Bu durum karşısında Türkiye nasıl adım atacak? Katar'ı destekleyerek diğer Arap ülkelerini karşısına mı alacak? Katar krizi Türkiye- Amerikan ilişkilerine nasıl yansıyabilir? İran'ın durumu nasıl olacak? Bu soruların yanıtını da bir başka yazımızda vereceğiz.