Dünkü yazımda sözünü ettiğimi veda konserinde sanatçı arkadaşları, öğrencileri, dinleyiciler duygulu anlar yaşamıştı. Onu mutlu eden etkinliklerden biri Ordu Belediyesi'nin onun için düzenlediği "Ustaya Saygı Konseri"ydi. Doğup büyüdüğü ekmeğini yediği, suyunu içtiği, havasını soluduğu Ordu, bağrından çıkmış sanatçısına vefa örneği göstermişti.

Tuncer İnan'ın çoğunluğu Ordu yöresinden olmak üzere çeşitli yörelerden derlediği, notasını yazdığı ve repertuarımıza kazandırdığı yüze yakın türküsü var. 43 yıl hizmet ettiği TRT'de İcra Denetim Kurulu ve Repertuar Kurulu üyeliği de yaptı.
Tunce İnan, kendisi gibi Ordulu Güzin İnan'la 1964 yılında evlenmişti. İki kızı, dört torunu oldu. Birçok uluslararası festival ve konserlere katıldı.  1978 yılında Folklor Kurumu halk müziği topluluğu ile katıldığı Dijon uluslararası halk müziği yarışmasında birincilik ödülü "altın kolye" aldı. 2000 yılında Motif Folklor Eğitim Derneği "Türk Halk Müziği Hizmet Ödülü"nü, 2007 yılında Ordu Belediyesi"Yöre Kültürüne Hizmet Ödülü"nü, 2008 yılında Samsun 19 Mayıs Üniversitesi "Türk Halk Müzik Kültürü Hizmet Ödülü'nü almıştı. 2003 yılında TRT Onur Belgesi ile onurlandırılmıştı. Bunlar aldığı örülerin yalnızca bir kaçıydı. 

Tuncer İnan bilgi, birikim ve deneyimlerini yazılarıyla da türkü severlerle paylaştı. Bir yazısında "Halk müziğini, meydana geldiği topraklar üzerinde yaşayan halk yaratır. Bu nedenle, dayanağı halktır, temeli ise halkın yaşayış biçimidir. Gücünü halktan aldığı içindir ki, insanlık tarihinin başlangıcından günümüze kadar kaybolmadan gelmiştir. Aynı istikrar ve asaletiyle de yoluna devam etmektedir. Hiçbir geçici akım onu yolundan alıkoyamaz," demişti. 

Tuncer İnan'ın derleyerek veya başkalarının derlediği eserleri notaya alarak TRT repertuarına kazandırdığı türkülerden bazıları şunlar: Bağlamam Altın Telden (Giresun), Nasıl Yar Diyeyim Ben Böyle Yare (Erzincan), Sen Bu Yaylaları Yaylayamazsın (Trabzon), Gemiye Çektik Yelken (Rize), Şu Derenin Boyuna (Ordu), Ünye'den Çıktım Başım Selamet (Ordu), Yayla Yaylaya Bakar - Hatipoğlu (Ordu), Ne Durursun Oralarda ( Ordu), Yıkırga'nın Armudu (Ordu), Yeni Yolun Bükmesi  (Ordu), Al Alma Kızıl Alma (Kayseri) Atladım Gittim Eşiği (Kayseri), Suda Oynayan Balıktan (Kayseri), Benim Adım Benli Ayşe (Sivas), Evleri Köndelen Yar (Azerbaycan), Pencerenin Milleri (Azerbaycan), Gidin Deyin Han Çobana ( Azerbaycan), Kız Saçın Sallanıyor (Kastamonu), Kır Çeşmeden Sular İçtim Kanmadım ( Kastamonu), Giresun Üstünde Vapur Bağrıyor (Giresun), Bahçeye  Gel Bahçeye (Ordu), Yeni Yolun Bükmesini Dolaşamadım (Ordu), Yol Üstünde Koydum Kara Kazanı (Samsun), Oy Zalutların Alçağı (Ordu), Sigaramın Dumanı (Tokat), Yayla Yollarında Göç Katar Katar (Tokat), Tarlaya Ektim Soğan (Giresun), Sarısın Seçemiyom Yar ( Giresun), Ekini Biçe Biçe (Ordu), Keçi Saldım Bayıra (Ordu), Oy Bir Sigara Ver Bana (Ordu), Yayla Yaylaya Bakar (Ordu) , Yeni Çiftlik Derler - Yayladan mı Geliyon (Tokat), Damda Bacaları Adam Sanırdım (Konya), Bu Kavak Meşe Kavak (Sivas), Aşağıdan Gelen Yaylı Makine (Tokat).

Tuncer İnan yurdun dört bir yerinden derlenmiş birçok oyun havasının da notasını yazdı. Bunlardan da birkaç örnek vermek istiyorum. 

Kırgın Halay Havası (Sivas Gürün), Üç Ayak (Sivas), Yanlama Halay Havası (Sivas), Topal Oyn Havası (Denizli), Zeybek (Ege), Coş Havası (Erzincan).

Yukarıda andığım türkülerden biri Tuncer İnan'ın Vonalı Ahmet Özkan'dan derlediği çok sevilen bir Ordu türküsü. Sözleri şöyle: "Bahçeye gel bahçeye / Kuru fındık bulursun / Alacaksan al beni/ Sonra pişmen olursun // (Bağlantı) Haydi yavrum oymaktan / Yar gelir oynamaktan / Parmakları ağrımış / Zil takıp oynamaktan // Boztepe'ye çıkmalı / Şu Ordu'ya bakmalı / Böyle güzel kızları/ Saz çalıp oynatmalı..."

Tuncer İnan, yalnız türkü sevdalısı olmakla kalmadı. Türkülere ses ve nefes verdi. Onları nota nota kalıcı kıldı. Yüzlerce öğrenci yetiştirdi. 

73. Yaş gününüzü kutlarken sağlık, esenlik ve esinlik içinde, nice nice kutlu ve mutlu yıllarda yaşamasını ve her şeyin gönlünce gerçekleşmesini diliyorum.