Tarih boyunca pek çok uygarlık tarafından kullanılan kılıcın Türk tarihinde de çok önemli bir yeri bulunuyor. Asya'dan Avrupa'ya oradan da Anadolu'ya göçen Türkler yanlarında getirdikleri kılıçlar ile tüm Ortadoğu'nun kılıç şekillerini etkiledikleri biliniyor. Osmanlı'nın cihan imparatorluğu olmasında da büyük etkileri olan, yüzyıllar boyunca savaş aracı olarak kullanılan kılıcın hikayesini 40 yıldır Kapalıçarşı'da kılıç ustalığı yapan Metin Şahin'den dinledik.

10 USTA DEĞİŞTİRMİŞ 

1980'de ailesinin altın bileziği olsun diye gönderdiği Kapalıçarşı'da bugün hatırı sayılır bir usta olan Şahin, gümüş kakma işinde çırak olarak başladığını ve bugüne dek 10 tane usta yetiştirdiğini söylüyor. Sonrasında gümüş imalatı yapan ve tombak sanatına merak salan Şahin, şimdilerde ise kılıç ustası olarak hayatını devam ettiriyor.

Madeni bakır olup, İstanbul motifleri ile döşenmiş işlemelerle objelerin altınla kaplanmasına tombak deniliyor. Eskiden cıva ile yapılan fakat tehlikeli olduğu için günümüzde elektrik kullanılarak yapılan tombak sanatı için Şahin, "Bizimkisi  tombak değil, tombakça oldu " diyor.

ÇIRAK BULAMIYORUZ

Çırak bulma noktasında da sıkıntılar yaşayan Şahin, en son 10 yıl önce çırağının olduğunu söylüyor. Geleneksel el sanatlarının geleceği hakkında karamsarlığı kapılmamak gerektiğini anlatan Şahin, "Önümüzdeki 30 yıl içerisinde bu sanatların değeri anlaşılacak fakat yapan usta kalmamış olacak" dedi. Eski eserlerin yapıldığı dönemdeki malzemeler itibariyle daha kaliteli olduklarının altını çizen Şahin, "Şimdi bir Süleymaniye yeniden yapılabilir mi? Yıkmak kolay olur fakat yapmak için bir Sinan bir de Süleymaniye gerek" şeklinde konuştu.

ESKİ SAYGINLIK KALMADI

Kapalıçarşı'nın dününü ve bugününü kıyaslayan Şahin, "Eskiden insanlar kapısının önünde beklerdi, gelen müşteriyi buyur ederlerdi. Ancak şimdilerde neredeyse adamı kolundan tutup götürecekler. İnsanlar da eski saygınlığını giderek yitirdi. Eskiden müşteri kazanma vardı, şimdi ise insanlar gelen turistten ben ne koparabilirim" mantığındalar" ifadelerini kullandı.

DİZİLER İLGİYİ ARTIRDI

Tamir için getirilen kılıçlara baktığında insanların bir demir parçası gördüğünü fakat kendisinin sanatsal bir obje gördüğünü belirten Şahin, "Eski malzemeler çok kaliteliymiş. Düşünsenize, 400 yıllık bir kılıç günümüze ulaşabiliyor. Tabi, eski insanların emeği de çok önemli. İnsanlar bu kılıçlara sevgi ile bakmışlar, onların sevgi ve muhabbeti de kılıçlara tesir etmiş" dedi.

Tarihi dizilerin artması ile birlikte kılıçlara olan ilginin de çoğaldığını aktaran Şahin, "Türk kültürümüzün yaşatılması çok güzel" diyor. Ayrıca, Şahin kılıçları dilini değdirerek yaşlarını tahmin ettiğini de söylüyor. Şahin, " O kılıcın tadından ve kokusundan kaç yıllık olduğunu tahmin edebiliyorum. Ben bu işe tutku ile bağlıyım. Dünyaya bir daha gelsem yine bu işi yaparım" diyor.

Sibel GÜLERSÖYLER / ÖZEL HABER