Türk PDR Genel Başkanı Oğuz Özat, Avcılar ile Bahçelievler Rehberlik Araştırma Merkezi’nin (RAM), Gelişim Üniversitesi’nde düzenlediği ‘Psikososyal Destek (Psidess) Hizmetleri Zirvesi’ne katıldı.  İki gün süren "Psidess 2020' zirvesinde  10 konferans ve 8 atölye çalışması yapıldı.  Özat, ‘" 'Afet, deprem bölgesi’ olarak nitelendirdiği İstanbul’daki okulların yanı sıra Aile ve Sosyal Hizmetler’in yanı sıra diğer kuruluşlarda çalışan uzman ve danışmanların katıldığı bu toplantıların büyük önem taşıdığını söyledi.

Travma ekipleri arttırılacak”

Türk PDR Genel Başkanı Özat, 30 bini öğrenci olmak üzere 70 bin üyesi olan ruh sağlığı bakımından bir uzman kuruluşu temsil ettiklerini belirterek, şöyle dedi:

“Psiko-sosyal hizmet; afet ve diğer psikolojik, sosyal uyumu bozabilecek etkileri olan durumlarda insanlarımıza yapılan psikolojik yardım sürecidir. Uzmanlık gerektirir. Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Genel Müdürlüğümüzün psiko- sosyal travma çalışmaları, eğitimlerinin sonuçları en son Elazığ’da karşımıza çıktı. Arkadaşlarımız depremzedelere çok özverili 24 saate varan çalışma yaptı. Deprem bölgesinde çadırlardaki halkımızın büyük bölümünün sağlam evleri olduğu halde bunlara giremediğini gördük. En küçük artçı depremde balkonlardan atladıklarını, bayıldıklarını şoka girdiklerini gördük. Psikolojik, sosyal uyum, toplum uyumu önemlidir. Bu sadece öğrencilere, çocuklara yapılan bir yardım değildir. Daha önce de Soma’da, Marmara, Van depreminde çok özverili çalıştık. Çalışmalarımızı hızlandırıyoruz. Türkiye genelinde bu tür afetlerde travma ekiplerimiz vardı ama bunu genişleteceğiz. RAM’lar, AFAD, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile işbirliğinde daha fazla uzman yetiştireceğiz. Sadece Türkiye’ye değil, dünyaya etkin, donanımlı uzman kadrosunun ne olduğunu göstermek istiyoruz.”

Afetlerde nasıl davranılacağı öğretilecek

“Halkımıza deprem öncesi ve hastalıklar konusunda çalışma yapmalıyız." diyen Özet, şöyle devam etti:

"Okullarda ailelere müşavirlik hizmeti yapmalı, velilere deprem öncesinde ne yapmalarını çalışmalarını öğretmeliyiz. Japonya’nın en önemli özelliği; depreme aynı zamanda psikolojik hazırlıktır. En küçük sarsıntıda ne yapacağımızı bilemiyor, panik havası yaşıyoruz. Panik bizi daha kötü duruma götürebiliyor. İnsanlar panik anında önceden tatbikatını psikolojik hazırlığını yapmadıysa donup kalır. Buna ketlenme diyoruz. Bazen insanların selde en tehlikeli bölgede durduğunu görür, neden orada durduklarını ya da deprem esnasında ‘Bu insan neden bu davranışı yaptı da canına sebep oldu?’ diye sorabilirsiniz. Bunlar ‘ketlenmişlerdir.’ En son uçak kazasında yolcularla görüşen arkadaşlarımız oldu. En fazla yaralananlar; panik havasıyla o an kemerini açıp, kalkıp kaçmaya çalışanlar, başını sağa sola vuranlar. O an sakin kalsa çoğu yaralanmayacak. Bu nedenle İstanbul’daki psikotess çalışmasını çok önemsiyorum. Halkımıza afet ve toplumsal olayda nasıl davranacağımızı öğreneceğiz, sonrasında psikolojik sağlamlığımızı oluşturan çalışmalar yapacağız.”

Oğuz Özat, Türkiye’de ‘Ruh Sağlığı Hizmetleri Yasası’nın çıkmasını istediklerini anlatırken, “Hindistan’daki bir felsefeyi alıp buraya getirmek,  üfürükçülük, ışıkçılık vb. bilim dışıdır. Bunlar kaçakçı zihniyetle halkımızın duygularını istismar edenlerdir. Halkımızın bunlardan uzak durması çok önemlidir. Her alanda uzmanlarımıza güvenilsin. Bunlar yasa dışıdır. Halkımızı istismar eden üfürükçü, ışıkçı dediğimiz hatta bu aralar ‘Kişisel gelişim uzmanı’ ismini çok kullanıyorlar. Halkımızdan yanlarına gittikleri bu kişilerin diplomalarına bakmalarını psikolojik danışma rehberlik (PDR) psikiyatri belgelerini incelemesini web sayfamıza ihbar etmelerini istiyoruz. Yanlış psikolojik müdahaleler, insanları yıkımlara götürebilir” dedi.