İstanbul’da en son büyük sel felaketi, 9 Eylül 2009 tarihinde yaşanmıştı. Afet boyutundaki aşırı yağmurlar nedeniyle bir çok dere taşmıştı. Metrekareye 90 kilogram yağışın düştüğü sel felaketinde İkitelli, Halkalı, Çatalca ve Silivri’de 31 kişi hayatını kaybetmişti. Yollarda araçlar tamamen sulara gömülmüş, araçlarından çıkamayan bir çok kişi boğularak hayatını kaybetmişti.

DERELER TAŞMIŞTI

Başakşehir, Bağcılar ve Küçükçekmece’de etkili olan sağanak yağış nedeniyle, Ayamama, Tavukçu ve Hamam dereleri taşmış, Basın Ekspres Yolu ulaşıma kapanmıştı. Çok sayıda tır ve araç sel sularına kapılarak sürüklenmişti. Birçok vatandaş da araçlarında, evlerinde ve iş yerlerinde mahsur kalmıştı. Çok sayıda ev ve iş yeri sular altında kalmıştı. Silivri’de araçlar denize sürüklenmişti. Dönemin İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul’daki sel felaketi sırasında bin 484 kişinin havadan ve karadan müdahalelerle kurtarıldığını açıklamıştı. Sel felaketiyle birlikte 3 binin üzerinde personelin görev yapmış, sel felaketinden 3 bin 401 bina etkilenmişti. Sel felaketi, irili ufaklı işyeri sahibi olan binden fazla esnaf ve sanatkarı da vurmişti. İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İSTESOB) Başkanı Faik Yılmaz, mal kaybı ve hasarın 30 trilyon liranın üzerinde olduğunu söylemişti. Ayrıca İkitelli ve Halkalı’da şiddetli yağış sonrası sel suları altında kalan işyerlerini yağmaladıkları iddiası ile 65 kişi gözaltına alınmıştı.

8 CAN 243 BİN LİRA

Yaşanan sel felaketinde en acı olay, bir işyerinin servis aracında 8 kadın işçinin mahsur kalıp boğularak hayatını kaybetmesiydi. Kamuoyunda “Tabut Servis” olarak bilinen olayın davasında alınan ilk kararı Yargıtay’ın bozması üzerine mahkeme ikinci kez yargılama yapmıştı. Mahkeme, kadın işçilerin çalıştığı işyerinin sahibi Mehmet Cevdet Karahasanoğlu’nu 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı. Cezayı günlüğü 60 TL’den olmak üzere 243 bin 200 TL adli para cezasına çevirdi. Cezanın 24 eşit taksitte ödenmesi de karara eklendi. Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ilk duruşmada ölen kadınların aileleri firmayla anlaştıklarını belirterek şikayetçi olmadıklarını söylemişti. İlk duruşmada tutuklu sanıklar firma sahibi Mehmet Cevdet Karahasanoğlu, “Biz firma olarak bütün tedbirleri aldık. Hem istinat duvarlarımız var, çok kalın. Hem de dört tane pancar aracımız var, gerektiğinde
suyu tahliye edebilmek için. Ancak bu tedbirler yetmedi” demişti. Mahkeme, Mehmet Cevdet Karahasanoğlu hakkında taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebebiyet vermek suçundan verdiği 10 yıl hapis cezasını iyi halden 8 yıl 4 aya indirdi. Heyet, cezayı günlüğü 60 TL’den olmak üzere 243 bin 200 TL adli para cezasına çevirdi. Mahkeme, şirket yetkilisi Ferin Göncü’yü de aynı suçtan önce 5 yıl hapse çarptırdı. İyi halden ceza önce 4 yıl 2 aya indirildi ardından 91.200 TL adli para cezasına çevirdi. Mahkeme her iki sanığında para cezalarını 24 eşit taksitle ödemelerine hükmetti.