Geçenlerde TV ekranlarına yansıyan işsizlerin iş kuyruklarını izledik. Kuyruktaki iş arayanların görüşleri de yansıtıldı. Bazıları "Sigortasız bile 2 bin liralık her işe razıyız. Yeter ki bir işimiz olsun" diyor.

Bu sözler bir çaresizliğin açığa vurulmasıdır.

İşsizliğin boyutlarının giderek artması, geçinemeyenlerin sayısındaki yükseliş, pahalılık ve enflasyon öyle görünüyor ki yine en büyük sorunumuz olarak önümüzde duruyor.

Artık mevsimlik işçilerin iş başı yapmasının da işsizlik sorununa çözüm olmadığını gördük. Geçici önlemlerle de artık bu işin çözülemeyeceği açıkça görülüyor.

Bugünkü yazımızda yine resmi rakamlardan yola çıkarak görüşlerimizi paylaşmak istedik.

Resmi rakamlara göre 4 milyon 300 bin kişinin işsiz olduğu açıklansa da, gerçek sayının bunun çok üzerinde olduğu sokağa bire bir yansıyor. Türkiye'nin her yerinden gelen görüntüler, "umut kuyruklarını" ve sokaklara sığmayan işsizleri her gün gözler önüne seriyor.

Türkiye'nin dört bir yanından, geçici işlerde çalışmak için başvuran insanların görüntüleri geliyor. Sivas'ta Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okullarda "9 ay süre ile" görevlendirilecek 1432 kişinin istihdam edileceği programa beklenilenin çok üstünde başvuru olurken, kuyruk sokaklara sığmadı.

Muğla'da, Toplum Yararına Program (typ) kapsamında, Milas genelindeki okullarda 9 ay süreyle çalıştırılacak 114 kişilik kadro için başvuruda bulunan 754 kişi mülakattan geçirildi. Başvuru sayısı nedeniyle Milas Halk Eğitim Merkezi önünde yoğun bir kalabalık oluştu. Kilis'te de 9 aylık geçici işte çalıştırılacak 275 işçi için vatandaşlar geceden sıraya girerken, 10 bin kişinin başvuru yapması bekleniyor.

Toplum Yararına Programlar (typ), işkur'un internet sayfasında "İşsizliğin yoğun olduğu dönemlerde veya yerlerde doğrudan veya yüklenici eli ile toplum yararına bir iş ya da hizmetin gerçekleştirilmesi yoluyla özellikle istihdamında zorluk çekilen işsizlerin çalışma alışkanlık ve disiplininden uzaklaşmalarını engelleyerek, işgücü piyasasına uyumlarını gerçekleştirmek ve bunlara geçici gelir desteği sağlamak amacıyla İşkur tarafından uygulanan programlardır" olarak tanımlanıyor. Typ bünyesinde geçici işlerde istihdam edilenlere 2.020 lira asgari ücret ödeniyor.

Typ bünyesinde istihdam edilenler; çevre temizliği, kamusal altyapının yenilenmesi, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı resmi okullarda çevre düzenlemesi, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı resmi okullarda bakım onarım ve temizlik işleri yapılması, restorasyon, tarihi ve kültürel mirasın korunması, ağaçlandırma, park düzenlemeleri, vadi ve dere ıslahı ve erozyon engelleme çalışmaları gibi işlerde çalıştırılıyor.

İşsizlik sorununu çözemediğim süre içinde toplumsal barışı da koruyamayız. Yapılan araştırmalarda her evde bir işsizin bulunduğu her dört geçten birisinin de iş aradığı ortaya çıktı.

Konu hakkında daha önce yazdığımız yazılarda bu anlayışla işsizliğin önlenemeyeceğini belirtmiştik. Yatırımlar yapılmıyor Yabancı sermaye uzaklaşıyor. İş yapamayan fabrikalar kapılarına kilit vuruyor. İstihdam sahaları giderek daralıyor.

Nüfus ise giderek artıyor.

Artan nüfus yeni işsizlerin çoğalması demektir.

Dönüp arkamıza bakmamız gerekiyor. "Nerede hata yapıyoruz, neden yabancı sermaye ürküyor, neden yatırımlar yapılmıyor?" sorularına mutlaka yanıt arayıp bulmamız artık kaçınılmaz hale gelmiştir.

Ekonomideki sıkıntıları atlatabilmemiz için öncelikle işsizliği ortadan kaldıracak önlemleri almamız gerekmektedir. Bu da yukarıda da belirttiğimiz gibi yatırımlardan ve istihdamdan geçmektedir.

Yeniden başa dönelim.

TV'deki görüntüler işsizlikte hangi noktada olduğumuzu çok açık biçimde gözler önüne seriyor. Kaldı ki iş arayanların açıklamaları daha da anlamlı ve iş bulabilmek ve para kazanabilmek için her işe girebileceklerini söylemeleri de oldukça düşündürücü.

Bir de işin öteki yüzü var:
İşsizlerin çok önemli bölümü aynı zamanda üniversite mezunu. Bu da işsizliğin boyutunun ne durumda olduğunu göstermesi bakımından önemsenmelidir.