Küresel çetenin Washington'daki dinamikleri, bugüne kadar "gizli" yürüttüğü işbirliğini resmiyete bindirmek için harekete geçti. 
Haberi, Rus RBK yayınladı, oradan da Sputnik alıntı yaparak dünya kamuoyuna duyurdu. Habere göre ABD, İran'a karşı kullanılacak bir Arap NATO'su kurulması için harekete geçti.

Washington, Arap NATO'sunda Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi'nin 6 üyesi Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Kuveyt, Katar, Umman, Bahreyn'in yanı sıra Mısır ve Ürdün'ün yer almasını öngörüyor.
Kısa adı MESA olan Ortadoğu Stratejik İttifakı (Middle East Strategic Alliance) projesinin hedeflerinin 12-13 Ekim tarihlerinde Washington'da yapılacak Körfez ülkeleri zirvesinde açıklanacağı belirtiliyor.
Çoğunuza "basit" bir haber gibi gelebilir bu. Ama "küresel çete" tarafından sahneye konulan çok tehlikeli bir oyun bu. Kararın açıklanacağı tarih, İslâm dünyasındaki büyük kırılmanın, yani Kerbela acısının 1338'inci yıldönümünden iki gün sonraya denk geliyor.
"Arap NATO'su" adı verilen birlik, İngiliz tekkelerinde pişirilmiş uyduruk Vahhabiliğin, Yezitleşip İslâm coğrafyasında yeni acılar yaşatmak için kuruluyor. Petrolü alıp ürettikleri silahı verecekler, Ortadoğu halklarını da birbirine kırdıracaklar.

* * *

ABD yönetimi, İran'la 2015'te varılan nükleer mutabakatı "İran önderliğindeki Şer Ekseni karşısında Batı'nın teslim olması" olarak niteleyen İsrail'in baskısıyla bozmak için harekete geçmişti. 
İsrail, bölgede 50 yıldan fazladır nükleer silah üreten ve çok tehlikeli "kimyasal, biyolojik ve nükleer" silahlara sahip olan bir ülke. 
Nükleer silahları 1960'tan sonra özellikle Fransa ve ABD'nin yardımıyla inşa edilen Dimona tesisinde üretiyor. İsrail, İran'ın bundan 50 yıl önce imzaladığı Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'nı imzalamadığı için Dimona tesisleri uluslararası denetime açık değil.

İsrail'in nükleer silah ürettiğine ilişkin kanıtlar, Dimona tesisinde çalışmış olan Mordeşai Vanunu tarafından bundan otuz yıl önce ortaya konuldu. Vanunu'nun verdiği bilgiler nükleer silah konusundaki büyük uzmanlar tarafından elekten geçirildikten sonra 5 Ekim 1986'da The Sunday Times gazetesinde yayınlandı. Vanunu, MOSSAD tarafından Roma'da kaçırıldı ve İsrail'e nakledildikten sonra 18 yıl hücre hapsine mahkûm edildi. 2004 yılında ağır kısıtlamalarla serbest bırakıldı.

* * *
ABD ve Avrupalı müttefikleri, İsrail'in bölgedeki hava üstünlüğünü NATO güçleriyle destekleyici tüm hazırlıkları bugüne kadar tamamladı. Tatbikatlarını da yaptı.
Almanya bu İsrail'e nükleer başlıklı seyir füzesi fırlatmak üzere modifiye edilmiş dört adet Dolphin sınıfı denizaltıyı teslim etti. Almanya, Fransa, İtalya, Yunanistan ve Polonya, ABD ile birlikte İsrail tarihinin en büyük uluslararası hava muharebe tatbikatı olan Blue Flag 2017'ye katıldı.

İsrail'e bir askeri işbirliği anlaşmasıyla (94 sayılı Yasa, 2005) bağlı olan İtalya, bu tatbikata ABD'ye ait B-61 (yakın zamanda B61-12'lerle değiştirilecek olan) nükleer bombalarının taşınması için tahsis edilen Ghedi'deki (Brescia) 6° Stormo'ya bağlı Tornado avcı uçaklarıyla katıldı. ABD'de de tatbikata aynı görev için tahsis edilen Aviano'daki (Friuli) 31st Fighter Wing'teki F-16'larla katıldı.
İsrail'in nükleer güçleri, İttifak üyesi olmamasına karşın Brüksel'deki NATO karargahındaki elektronik sistemle entegre durumda. Bunu da Türkiye'nin vizesiyle NATO'da daimi büro açtıktan sonra İsrail ile imzalanan "Bireysel İşbirliği Programı" kapsamında gerçekleştirdi.
ABD-İsrail'in ortaklaşa gerçekleştirdiği Juniper Cobra 2018 tatbikatında test edilen plana göre ABD ve NATO güçleri, İran'a karşı yürütülecek bir savaşta Avrupa'dan (özellikle İtalya'daki üslerden) İsrail'i desteklemeye gelecekler. Bu olası savaş 1981'de Irak'a karşı gerçekleştirilen gibi, İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir İsrail saldırısıyla da başlayabilir. Hazırlıklar İran'ın misillemesi ihtimaline göre yapılmıştır.
* * *
Arap NATO'su, ABD'nin Trump'ın Beyaz Saray'a yerleşmesinden sonra değişmeyen ve hızlanarak devam eden politikasının ürünü olacak. Daha önceki başkanların sürekli ertelediği ABD Büyükelçiliği'ni Kudüs'e taşıma kararını alan Trump, damadı Jared Kushner aracılığıyla, Yahudi lobisinin desteğini almak için radikal adımlar atıyor.

Obama döneminde Türkiye'nin gündemine "İslâm Ordusu" olarak gelen ve Mehmetçik'in çöllerde tatbikata katıldığı ordu, şimdi "Arap Ordusu" adıyla kuruluyor. Bu ordu aslında, İsrail'in güvenliği için oluşturulan hava gücüne "piyade"lik yapacak Vahhabi ordusudur. Tıpkı, Lawrence'in Osmanlı'ya karşı kurduğu ordu gibi... 
Para petrolden, silah ABD'den, ölecek askerler de bölge ülkelerinden...

Yemen'de bebekleri bombalayan Suudi Arabistan'a, Suriye'deki bazı "mizansen" ölümlere gösterilen tepkilerin yüzde birinin bile gösterilmemesinin, dünya medyasının sessizliğinin nedenini şimdi daha iyi anlayabiliyor muyuz?

"Küresel çete", Suriye'nin kuzeyi için oluşturduğu "Kürt lejyonerler"e de sözde Arap NATO'sunda yer bulacaktır, hiç kuşkunuz olmasın.