Daha önce yazdığımız yazıların birinde İslam Dünyasının "Haçlı çemberi" içinde olduğuna değinmiş ve "Özellikle Amerika ve müttefikleri İslam dünyasını kan gölüne çeviriyor" demiştik. Türkiye'nin de aynı güçlerce çevrildiğine dikkatleri çekmiştik.

ABD öncülüğündeki küresel güçler ve besledikleri terör örgütleri İslam dünyasını kan gölüne çeviriyor. Her yerde kan ve gözyaşı sel olup akıyor. En son Afganistan'da bombaların patlatılması sonunda en az 80 kişi öldü. Suriye, Irak ve Yemen'deki durum zaten gözler önünde.

Dikkat edilecek olursa dış güçler Ramazan ayında bile boş durmuyor. Akıtılan gözyaşlarına yenileri ekleniyor.

İslam dünyasına yönelik katliam olaylarına kısaca değinelim:

Ramazan'ın ilk günü Afganistan'daki Host kentinde özel kuvvetlere yapılan bombalı saldırıda 18 kişinin hayatını yitirmesinden sonra bu kez de başkent Kabil'de terörü yaşadı. Alman büyükelçiliğinin girişinde bomba yüklü su tankeri patlatıldı. Su tankerine yerleştirilen bombayla düzenlenen saldırıda en az 80 kişi öldü, 350 kişi de yaralandı.

Büyük patlamada Almanya büyükelçilik binası enkaza döndü, Fransa ve Hindistan büyükelçilik binaları da hasar gördü. Saldırı bölgesine yakın yerde bulunan Türkiye'nin Kabil Büyükelçiliği'nde ise can ve mal kaybı olmadığı, binanın cam ve duvarlarında küçük çaplı hasar oluştuğu öğrenildi.

En az 80 kişinin öldüğü saldırıda ölü sayısının yüzü geçebileceği ifade ediliyor. Patlamada binaların çoğu ağır hasar görürken yaklaşık 30 araç da yandı. Afganistan'ın başkentini kana bulayan ve 80 insanın ölümüne yol açan bombalı saldırıda, Türk büyükelçilik binası etkilendi.

Kan ve gözyaşının durmadığı bir diğer nokta ise Irak olarak dikkatleri çekiyor. Bir yandan terör örgütleri bir yandan ABD öncülüğündeki koalisyon eliyle siviller katlediliyor. Başkent Bağdat iftar ve sahur vakitlerinde terör örgütü IŞİD tarafından çifte saldırı ile sarsıldı.

İlk saldırı Şiilerin yoğun yaşadığı Karrada semtinde düzenlendi. Kentin meşhur dondurmacılarından birinin önünde bomba yüklü araç infilak ettirildi. Saldırı, iftar sonrası büyük bir kalabalığın dükkânın önünde toplandığı sırada gerçekleşti. En az 16 can kaybının olduğu patlamada 70 kişi de yaralandı.

İftarı kana bulayan terör örgütü IŞİD sahurda da aynı kanlı eylemi düzenledi. Bu kez Kerh semtinde bomba yüklü bir araç patlatıldı. Saldırıda en az 11 kişi can verdi, 20'den fazla kişi yaralandı. Terör örgütü IŞİD, kendi haber ajansından yayınladığı açıklamayla iki saldırıyı da üstlendi.

Bağdat'ta IŞİD'ın katlettiği Müslümanları Musul'da da "IŞİD ile mücadele" adı altında ABD öncülüğündeki koalisyon katlediyor. Bombalı saldırılarda sık sık toplu katliamlar gerçekleştiriliyor. Koalisyon Irak'taki katliamlarına benzer katliamları Suriye'de de gerçekleştiriyor.

İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, koalisyonun 23 Nisan-23 Mayıs arasında gerçekleştirdiği hava saldırılarında 355 kişiyi öldürdüğünü ve bunlardan 225'inin sivil olduğunu açıkladı. Örgüte göre ölenlerin 44'ü çocuk, 36'sı da kadın. Geride bıraktığımız bir ay ABD tarafından en fazla sivilin öldürüldüğü 30 günlük dönem oldu.

İşin en önemli tarafı, saldırıların genelde sivilleri de hedef almış olmasıdır.

ABD öncülüğündeki "IŞİD karşıtı" koalisyonun hava harekâtları 2014 yılının sonlarına doğru başladı. O tarihten bu yana 319'u çocuk olmak üzere yaklaşık 1.481 sivil hava saldırıları neticesinde hayatını kaybetti. ABD ordusu bu ayın başlarında, Irak ve Suriye'deki hava saldırılarının 352 sivilin ölümüne neden olduğunu itiraf etmişti.

Yemen'de de çok büyük dram ve katliamlar yaşanıyor. Amerika, Suudilere verdiği silahlarla Yemen'deki Müslümanların Suudiler eliyle katledilmesine çanak tutuyor. Bu da İslam dünyasının birbirini boğazladığı gerçeğini de gözler önüne sermesi bakımından önemlidir.

Yemen 3 büyük tehlike ile aynı anda mücadele etmeye çalışıyor. Suud operasyonları, IŞİD terörü ve salgın hastalıklar. Suudi Arabistan 26 Mart 2015'te başlattığı hava operasyonlarını 2 yıldır devam ettiriyor. Bu süreçte binlerce Yemenli hayatını kaybetti ve milyonlarca Yemenli evsiz kaldı.

Suud operasyonlarını fırsat bilen IŞİD terör örgütü Yemen'de hakim olduğu toprakları genişletti. Yemen hükümeti bir yandan da bu terör örgütünün önüne kesmeye çalışıyor. Yemen'de en büyük tehlike ise sağlık krizi.

Şimdi de yüzümüz yanı başımızdaki Suriye'ye çevirelim:

Kan gölünün merkezinde ise Suriye var. ABD terör örgütü PKK uzantısı PYD-YPG ile birlikte Rakka operasyonuna hazırlanıyor. Nihai hedefi Suriye'nin kuzeyinde tıpkı Irak'ın kuzeyinde olduğu gibi bir terör devleti kurmak olan ABD Savunma Bakanlığı Pentagon terör örgütü YPG'ye silah, mühimmat ve araç sevkiyatı yaptıklarını açıklamıştı.

Konuyu önemsiyoruz ve yazmayı sürdüreceğiz.