Bir önceki yazımda İETT otobüslerinin sık sık arıza yapması yüzünden seferlerin aksadığını ve çarpık "özelleştirme" yapıldığını anlatmıştım. Bu otobüslerin bazılarında klimaları, araç içindeki durak takip ekranları da çalışmıyor.

Arıza nedeniyle iptal edilen sefer yüzünden duraklarda bekleyen vatandaşlar tüm tepkisini bir sonraki seferi yapan İETT şoförüne yansıtıyor. Trafik yoğunluğu ve daraltılan sefer süresi nedeniyle araçtan inmeden dönüş seferine geçen şoför, bir de yolculara dert anlatmak zorunda kalıyor. Bu her gün yaşanan ve artık şoförün de kanıksadığı bir durum. Şoförler genellikle yolcuyla tartışmayıp sineye çekiyor bu nobran tavırları. Çünkü, "taşeron" olarak iş güvencesiz çalışıyor ve şikayet edildiğinde yevmiyesinden kesintiye gidiliyor.

Şoförler, İBB'nin iştiraki İSTAÇ'ın elemanı ve İETT'ye taşeron hizmeti veriyor bu kurum. Bir sürücünün İETT'ye maliyeti ile şoförün eline geçen maaş neredeyse yarı yarıya.

Yerel seçimleri Ekrem İmamoğlu kazanınca, İETT şoförleri "CHP taşeron işçiye karşı. Bizim hakkımızı da verirler" beklentisine girdi. Ancak yeni yönetimin de taşeronlaşmadan vazgeçmeyeceği inancı hakim artık.

İŞ ELBİSELERİ NE OLDU?

İETT'nin her yıl zarar etmesi, pandemi döneminde bu zararın katlanması üzerine "tasarruf" için arayışlara girildi. İlk tasarruf, İETT şoförlerine her yıl yazlık ve kışlık olarak dağıtılan iş elbiselerinde yapıldı. Ama geçen kış da, bu yaz da şoförlere iş elbisesi verilmedi. "Serbest kıyafet" uygulamasına geçildi. Artık diz altı şortla bile mesaiye gelen şoförler de var, kot pantolon-t'şortle direksiyona oturan da. Bu kış da elbise verilmesi beklenmiyor.

Genç şoförler hallerinden memnun. İETT'nin apoletli gömleği ile işe gelmek yerine, günlük kıyafetini giyiyor ve mesai bitiminde hiç üzerini değiştirmeden sosyal yaşantısına başlayabiliyor.

Yılların geleneği ve hakkı olan iş elbisesinin neden verilmediğine dair doyurucu bir açıklama yapılmamış sürücülere. Kurumda "Elbise ihalesini verecek yandaş şirket bulamadılar galiba daha" söylentileri giderek yaygınlaşıyor.

MESAİ ÖDEMESİ DE KALKTI

İETT sürücülerinin 8 saatlik mesaisi, normal uzunluktaki hatlarda 3 servis olarak hesaplanıyor. Örneğin; Üsküdar'da mesaiye başlayan şoför Beykoz'a 3 kez gidiş geliş sefer yapıyor ve mesaisini tamamlıyor. Trafik yoğunluğu, arıza gibi hallerde yaşanan gecikmelerde sefer iptaline gidilmediyse, şoförün mesaisi uzuyor. Önceki dönemde 1 saati aşan uzamalarda şoföre mesai ödemesi yapılıyordu. Yeni genel müdür bu uygulamayı kaldırdı ve "günlük mesai 3 seferdir" talimatı verdi.

İsterse 10 saat sürsün, sürücü 3 servisi tamamlayıp mesaisini bitirebiliyor. Ardından garaja gidip aracı teslim ediyor. Saat başı kalkan personel servisiyle de evine gidiyor.

3 servisin 8 saatte tamamlanabilmesi için ilk duraktan son durağa varış için şoföre tanınan süre kısaltılıyor. Önceden "Gidiş-dönüş 120 dakika" olarak bilinen birçok sefer, 110, hatta 100 dakikaya düşürülmüş durumda. Şoför, bu süre içerisinde seferi tamamlayabilmek için mecburen duraklara hızlı giriyor ve hızlı çıkma çabasına giriyor. Son durağa ulaştığında zaten süre kalmadığı için araçtan hiç inmeden dönüş seferini başlatıyor. Yine de günün son seferini yapan "akşam" şoförleri 8 saatin üzerinde mesai yapmak zorunda kalıyor.

Metrobüslerde de 3 sefer mecburi uygulamasına geçildi. Seferini tamamlayan otobüs dinlensin diye parka çekiliyor ama şoförü koştura koştura bir başka araca geçip yeniden sefere başlıyor. Mesai ancak Beylikdüzü-Zincirlikuyu arasında 3 servisi tamamlayınca bitiyor.

Sohbet ettiğim İETT şoförleri, "Bizim için de herşey güzel olacak, hak, hukuk, adalet uygulanacak zannettik. Ama ne kullandığımız araçlar düzeldi, ne çalışma şartlarımız rahatlatıldı. Üstüne üstlük mesai ödemesini de kaldırdılar. Bazıları gönüllü, bazıları kurum içi baskı ve telkinler nedeniyle sendikasını değiştirdi. DİSK'e bağlı sendika çoğunluğu sağladı. Şimdi yetki alamadığı için toplu sözleşme de imzalanamıyor. Almamız gereken zammı da alamadık. İmamoğlu'nun taşerona son verme gibi bir niyeti de yok." diyor.

Beştepe'ye çıkma hedefinden vazgeçse bile Ekrem İmamoğlu'nun yeniden İBB Başkanı seçilebilmek için İETT'de yeniden yapılandırmaya ve reforma gitmesi şart. İETT çalışanlarına kulak vermesi de...