Tarih 26 Şubat 1992... Ermeniler, insanlık tarihinin en vahşi katliamlarından birini Azerbaycan'ın Hocalı şehrinde yaptı...

Hocalı'da 106'sı kadın, 70'i yaşlı, 63'ü çocuk olmak üzere 613 Azeri Türkü, Ermeniler tarafından katledildi. Gözü dönmüş Ermeniler, bin 275 kişiyi esir aldı. Esir alınan 150 kişiden bugüne kadar haber alınamadı.

100 yıl önce yaşanmayan olayları gerçek gibi dünyaya gösterek, tarihi gerçekleri saptıran ve Türklerin soykırım yaptığını iddia eden Ermeniler, tüm dünyanın gözü önünde Azerilere tarihin en kanlı vahşetini yaptı...

Ermenilerin göz göre göre Türkleri katletmesine sessiz kalanlar, bugün iftiralarla soykırım yalanına sarılıyor...

Ve maalesef içimizden birileri bu yalana inanıyor ve Ermeni propagandalarına destek veriyor...

Ermeniler, halen Azerbaycan toprağı Karabağ'ı işgal altında tutuyor... 

Ermeni çeteleri, Birinci Dünya Savaşında Anadolu'da Türk köylerini basarak yakıp yıktı, katliam yaptı... Anadolu'da hâlâ Ermeni çetelerinin katliam izleri var... Her tarafta toplu mezarlar bulunuyor.

Doğu Türkistan'da Çin tarafından bugün bile Türkler işkenceye maruz bırakılıyor...

Kerkük'te, Süleymaniye'de yapılan katliamları, vahşeti unuttuk...

Suriye'de Türkmenlerin başına gelenlere sessiz kaldık... 

Kırım'da Türklere yapılan zulüm, yaşanan dram ve soykırımı gündeme getiremedik...

Kıbrıs'ta bebekleri katleden Rumların vahşetini bile maalesef hatırlamıyoruz.

Dünyanın her yerinde Türkler tehdit altında, vahşetin pençesinde kıvranıyor...

Tüm dünya bu durumu görmezden geliyor, bir asır önce olmayan olaylar için Türkler sorumlu tutuluyor...

Biz başımıza gelen felaketleri dünyaya anlatamadığımız için haklı ve mağdur olduğumuz halde suçlu gösteriliyoruz...

Başta içimizdeki hainler olmak üzere tüm dünyaya Hocalı katliamını anlatmalıyız, Kırım'da, Doğu Türkistan'da, Kerkük'te, Kıbrıs'ta yaşanan vahşeti duyurmalıyız...

Biz susarsak, biz haklı davamızı anlatmazsak...

Suçlu olanlar, sesleri çok çıktığı için bize iftira atmaya devam edecekler..

Türk düşmanlarına bu fırsatı vermeyelim...

****

Türkleri benzin döküp yaktılar

Ermenilerin 26 yıl önce Hocalı'da yaptığı katliamdan kurtulmayı başaranlar, yaşadıkları vahşeti gözyaşlarıyla anlatıyor.

Hocalı katliamı tanıklarından Fitat Memmedova (58); "Çocuğum, katliamdan birkaç gün önce atılan zehirli bir top mermisi nedeniyle hayatını kaybetti. Asker olan iki ağabeyimden biri sivilleri korurken annemin gözleri önünde keskin nişancı ateşiyle şehit düştü. Ağabeyimin 17 yaşındaki çocuğunu asker kıyafeti giydiği için kurşun yağmuruna tuttular. Cesedinden 7 kurşun çıkarıldı. Ben kurtulmayı başardım ama annem, eşim ve diğer ağabeyim esir düştü. Annemi bir gün sonra bıraktılar, fakat ağabeyimle eşimi katlettiler. Esaretten sağ kurtulanların anlattığına göre ağabeyim ve eşimi işkenceyle katletmişler. Eşimin kalbini canlı canlı çıkarmışlar. Ağabeyimin kolunu, bacaklarını kırmışlar. Cesetlerini 3 Mart'ta geri aldık. Hocalı yarası iyileşecek yara değil."      

Hüseyinağa Guliyev (52); "Asker olduğum için en ağır işkencelere maruz kaldım. Üstüme benzin döküp yakmak istediler. Yaralı olduğum için hatırlamıyorum. Diğer esirler zamanında müdahale edip söndürmüşler. Sorguya çekildim günlerce. Fakat ölümü göze alarak susmayı tercih ettim. İşkenceler daha da arttı. Çenemi, burnumu, bileğimi, kaburgalarımı, ayak parmaklarımı kırdılar. 'Faik' isimli bir esiri 'Karabağ Ermenilerindir' demediği için kurşun yağmuruna tuttular. Kaçmaya çalıştım fakat demir çubukla vurarak beni bayılttılar. Daha sonra beni Ermeni bir esirle değiştiler. Bizimkilerin mevzilerine kadar gidemedim, yığılıp kaldım. Öldü sanıp Ağdam morguna kaldırmışlar. Annem ve dayım cesedimi almaya geldikleri zaman sağ olduğumu farketmişler. Hemen hastaneye kaldırmışlar. 1,5 sene hastanede tedavi gördüm. O acıları hâlâ yaşıyorum. Çok yakınımı kaybettim. 85 yaşındaki yaşlı dedem dahil amcamın ailesi hunharca katledildi."

Hocalı Soykırımı Tanıtma Birliği Başkanı Şamil Sabiroğlu, "Katliamdan kurtulanları karşılamaya gittik. Öyle vahim şeyler gördüm ki gazeteci olduğumu ve merkeze haber göndermeyi bile unuttum. Bunu farkedince hemen Ağdam kent merkezine giderek postaneden gazetemize telefon edip durumu bildirdim. İlk önce inanmadılar. Çünkü devlet yetkilileri sadece 2 kişinin öldüğünü söylemişti. Cesetlere bile işkence ederek tanınamaz hale getirmişlerdi. Kadınların göğüsleri açılmış, bacakları iple bağlanmıştı. Küçük bir kız çocuğu tecavüze uğradıktan sonra öldürülmüştü."      

***

TEBESSÜM

Ne işiniz var?

İngiliz garson, Türk müşteriye:
- Çanakkale'de atalarımızı öldürdüğünüz için sizleri pek sevmeyiz, der.
Türk müşteri cevabı yapıştırır:
- Sizin Çanakkale'de ne işiniz vardı?

****

GÜNÜN SÖZÜ
Bana Türkler'den kurulu bir ordu verin, dünyayı rehin alayım.

Napolyon Bonapart