Hasta hakları kapsamlı olarak Hasta Hakları Yönetmeliği ile düzenlenmiştir. Bunun yanı sıra hasta haklarının uygulanmasına ilişkin genelge ve Türkiye'nin de onayladığı uluslararası İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi bulunmaktadır. 

Hasta hakları yönetmeliğinin 42. maddesinde hasta haklarının ihlali halinde her türlü müracaat, şikayet ve dava haklarının saklı olduğu belirtilmiştir. Hastanın kendsi veya hasta yakınları hasta hakkının ihlali sebebiyle, hasta hakları iletişim birimine şikayet ve başvuruda bulunabilirler. Hasta iletişim kurulları, devlet veya özel tüm sağlık hizmeti sağlanan kurum ve kuruluşlar bünyesinde oluşturulan kurullardır. 

Hasta iletişim kurulu, yapılan şikayet hakkında gerekli bilgi ve belgeleri başvuru tarihinden itibaren 7 gün içinde ilgili personelden talep eder ve şikayet konusuna yerinde çözüm getirmeye çalışır. Hasta iletişim kurulu yerinde bir çözüm getiremezse, başvuruyu Hasta Hakları Kurulu'na gönderir.

Hasta Hakları Kurulları ise; yine Hasta Hakları Yönetmeliğinin 42/B maddesi gereğince, İl Sağlık Müdürlüğü tarafından başvuruları değerlendirmek, karara bağlamak, öneri sunmak ve düzeltici işlemleri belirlemek üzere oluşturulur. Bu kurul, hasta iletişim kurulunun yerinde çözemedeği başvuruları en geç 30 gün içinde değerlendirir. 

Sağlık İl Müdürlüklerince oluşturulan Hasta Hakları Kurulu başvurulardaki tıbbi hata olduğuna ilişkin iddiaları değerlendiremez, yalnızca bir hasta hakkı hlali olup olmadığını tespit edebilir. Tıbbi hata iddialı başvurular tıbbi bilrkişiye gönderilir.

Hasta haklarına aykırılık ve tıbbi hata hekim ve hastane açısından; tazminat sorumululuğu, disiplin sorumluluğu ve cezai sorumluluk sonuçlarını doğurabilir. Tazminat sorumluluğundan söz edilebilmesi için, bir tıbbi hata veya hasta hak ihlali sonucunda bir zarar doğmuş olmalı ve hekimin kusuru bulunmalıdır. Hekimin cezai sorumululuğunun olması için ise aykırılığın suç tiplerinden birinin kapsamına girmesi gerekir. 

Tıbbi hata veya hasta hakkı ihlali sebebiyle açılacak davalarda, ilgili sağlık kurumunun niteliğine göre tüketici mahkemeleri veya idare mahkemeleri görevlidir. İdare mahekemelerinde açılacak davalarda, dava açmadan önce idareye yazılı başvuru yapılması gerektiği unutulmamalıdır.

Sorularınız için:
[email protected]