Hacı Bayram Veli, Türk mutasavvıf ve şairdir. Bayramîyye Tarikatı'nın kurucusudur. Türbesi, Ankara'da Hacı Bayram Câmii'nin bitişiğinde bulunmaktadır.

Hacı Bayram Veli, 1352 yılında Ankara'da Solfasol köyünde doğmuştur. Asıl adı Numan bin Ahmed'dir. Annesi Fatma Hanım, babası, tarımla geçinen Koyunlucalı Ahmed'dir. Bir süre babasının tarlasında çalıştı, sonra babası onu Ankara'da Kara Medrese'ye verdi. Numan orayı bitirince, bilgisini arttırmak amacıyla, Bursa'ya gitti, orada da bir süre öğrenim gördükten sonra Ankara'ya döndü. Medresede ders aldığı dönemde, Tefsir,Fıkıh,Hadis,Matematik,Felsefe,Arapça,Farsça Edebiyat gibi çeşitli dersleri okumuştur.   

Bir gün medreseye birisi gelerek; "İsmim Şüca-i Karamani'dir. Hocam Hamideddin-i Veli'nin selamı var. Sizi Kayseri'ye davet ediyor. Bu vazife ile huzurunuza geldim." dedi. O da, Hamidüddin ismini duyunca; "Baş üstüne, bu davete icabet lazımdır. Hemen gidelim." diyerek müderrisliği bıraktı. Birlikte Kayseri'ye yöneldiler ve Somuncu Baba diye bilinen Hamideddin-i Veli ile Kurban Bayramında buluştular. O zaman Hamideddin-i Veli ona Bayram lakabını verdi. Talebeliğe kabul etti. Din ve fen ilimlerinde yüksek derecelere kavuşturdu. Bir süre sonra Şeyh ile hacca gidince Hacı Bayram oldu. Kendisine ermiş gözüyle bakıldığı için de 'Hacı Bayram Velî' ismiyle anılmaya başladı.

1412 yılında Hacı Bayram-ı Veli, hocası Hamidüddin'in Aksaray'da ölümünden sonra Ankara'ya dönüp irşad faaliyetlerine başlar. Bu tarih, ilk Türk tarikatı olan Bayramiye tarikâtının kuruluşu kabul edilir.

Tarikatın eğitiminin yapılması için tekke adı verilen binalara ihtiyaç vardır. Bu tekkeler yenilip içilen, yatılan, ibadet edilen yerlerdir. Yapılan danışmalar sonucunda bugünkü Ulus meydanında yüksekçe bir tepede 1415 senesinde Bayramilik Tarikatı tekkesinin inşaatına başlanır.

Açtığı ilim ve irfan ocağına, devrinin meşhur alimleri, halk aşıkları akın etti. Damadı Eşrefoğlu Rumi, Şeyh Akbıyık, Bıçakçı Ömer Sıkinî, Göynüklü Uzun Selahaddin, Edirne ve Bursa ziyaretlerinde talebeliğe kabul ettiği Yazıcızade Ahmed (Bican) ve Mehmed (Bican) kardeşler ile Fatih Sultan Mehmed Han'ın hocası Akşemseddin bunların en meşhurlarıdır.

Fatih'in babası Sultan İkinci Murad Han, Hacı Bayram-ı Veli'yi Edirne'ye davet edip, ilim ve manevi derecesini anlayınca, fevkalade hürmet göstermiş, Eski Cami'de vazettirmiş, tekrar Ankara'ya uğurlamıştır. Hacı Bayram-ı Veli, ömrünün sonuna kadar İslâmiyeti yaymak için çalıştı.

Sultan İkinci Murad Han kendisinden nasihat isteyinceşunları söylemiştir: İmam-ı Azam'ın, talebesi Ebu Yusuf'a yaptığı uzun nasihatten bahsederek; "Tebanın içinde herkesin yerini tanıyıp bil; ileri gelenlere ikramda bulun. İlim sahiplerine hürmet et. Yaşlılara saygı, gençlere sevgi göster. Halka yaklaş, fasıklardan uzaklaş, iyilerle düşüp kalk. Kimseyi küçümseyip hafife alma. İnsanlığında kusur etme. Sırrını kimseye açma. İyice yakınlık peyda etmedikçe kimsenin arkadaşlığına güvenme. Cimri ve alçak kimselerle ahbablık kurma. Kötü olduğunu bildiğin hiçbir şeye ülfet etme. Bir şeye hemen muhalefet etme. Sana bir şey sorulursa ona herkesin bildiği şekilde cevap ver. Seni ziyarete gelenlere faydalanmaları için ilimden bir şey öğret ve herkes öğrettiğin şeyi belleyip tatbik etsin. Onlara umumi şeyleri öğret, ince meseleleri açma. Herkese itimad ver, ahbablık kur. Zira dostluk, ilme devamı sağlar. Bazan da onlara yemek ikram et. İhtiyaçlarını temin et. Onların değer ve itibarlarını iyi tanı ve kusurlarını görme. Halka yumuşak muamele et. Müsamaha göster. Hiçbir şeye karşı bıkkınlık gösterme, onlardan biri imişsin gibi davran." 

Hacı Bayram-ı Veli, Yunus Emre gibi Hacı Bektaşi Veli'den etkilenmiş ve aynı tarz şiirler söylemiştir. Şiirlerinde "Bayramî" mahlasını kullanmıştır.

Hacı Bayram Veli, 1429 yılında Ankara'da bugün Hacı Bayram Camii'nin bulunduğu yerde vefat etmiştir.

Eserleri

Velâyet-nâme-i Hacı Bektâş-ı Velî 
Makalat - (Farsça) 
Kitâbu'l-Fevâid 
Şerh-iBesmele 
Şathiyye 
Makâlât-ı Gaybiyye ve Kelimât-ı Ayniyye