ABD’nin tutumunu oyalama ve savsaklama olarak değerlendiren Siyasi Analist Serdar Sement, “Güvenli bölge ilanı, Türkiye’nin güvenlik parametrelerini ek olarak baskılayacaktır” dedi. İstinye Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin ise güvenli bölgenin ciddi bir konu olduğunu ve vahametini koruduğunu söyledi.

​ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey’in Ankara’daki temaslarının ardından, bu ülkenin dışişleri yetkilileri, Rus yetkililerle görüşme yaptı. Görüşmelerde ABD’nin Suriye’de ‘Güvenli Bölge’ oluşturma çalışmalarına Rusya tepkisiz kaldı.

ABD’nin, güvenli bölge hazırlığını değerlendiren Siyasi Analist Serdar Sement, “ABD tarafı olumlu, samimi, verimli dediği görüşmelere karşın oyalama ve savsaklama tutumundadır. Güvenli bölge ilanı, Türkiye’nin güvenlik parametrelerini ek olarak baskılayacaktır” dedi.

ABD’nin Suriye’de güvenli bölgeyi yakın zamanda ilan edeceğini belirten Serdar Sement, "ABD’nin Suriye’de güvenli bölge ilanına Fransa, İngiltere, İsrail, Suud-Körfez ülkelerinin derhal-kabul açıklayacakları, hatta bazısının sahada destekleyecekleri beklentidendir. AB-Almanya’nın pasif kalacağını, Rusya’nın ABD’nin Suriye’de güvenli bölge ilanına ses çıkartmadığını görüyoruz” dedi.

'TÜRKİYE SURİYE’NİN KUZEYİNE MÜDAHALEYİ GECİKTİRMEMELİ'

ABD Dışişleri'nın Türkiye’ye yaptırımlarla güvenli bölge ilanını bir arada, Beyaz Saray’ı dışlayarak yürütmekte kararlı olduğunu belirten Sement, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dışişleri-Pompeo’nun Türkiye’ye yaptırım kanun-kongre kararının muhakkak uygulanma Anayasal gereğini Trump’a hatırlattığı, Pompeo’nun bahiste Trump’ı devre dışı tutmak istediği açıktır. Pompeo cihetinden Başkan’ın özel temsilcisi Jeffrey’in Ankara temasları, Başkan Trump’a verilen son şanstı. ABD Kongre ve Dışişleri’nin Türkiye’ye ekonomik yaptırımları S-400 alımına (geçmişte kalan) dayalı değil, ileriye dönük. Suriye’de güvenli bölge üstünde Türkiye müdahale ve baskısına karşı yapılandırdığı ikaz edilmelidir. Türkiye, Suriye'nin kuzeyine müdahalesini geciktirmiş, geciktirmekte, gün beklememelidir. Türkiye’nin Suriye meselesini on yıllarca taşıyacak ne zamanı bulunmakta, ne de uzun vadeli meseleleri cevaplayacak kapasitesi tam-yerindedir.”

'TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİNE TEHDİT OLUŞTURUYOR'

Türkiye’nin Suriye probleminde yeni bir faz eşiğinde olduğuna dikkat çeken Sement, "ABD’nin Suriye’de güvenli bölge ilanı, mevcut tıkanıklığı ağırlaştıracaktır. ABD’nin Suriye’de güvenli bölge ilanı Irak ve Doğu Akdeniz üstünden düzenli-erişim bahanesiyle Türkiye’nin güvenlik parametrelerini ek olarak baskılayacak, küresel ve bölgesel iş birliklerimizin maliyetini yükseltecektir” diye konuştu.

PROF. DR. CAŞİN: TRUMP TÜRKİYE’Yİ KAYBEDEN BAŞKAN OLMAK İSTEMEZ

İstinye Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin ise, “Amerika’yla Rusya konusunda mutabakat sağlanacağı net değil. Ama bütün olarak bakıldığında Türkiye’nin özellikle Amerika ile olan ilişkilerine bakarken F-35 ve S-400 füzelerinden dolayı nasıl bir yaptırım uygulanacağı, Donald Trump’ın neyi seçeceği henüz netleşmediği için önümüzdeki günlerin kritik olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.

Donald Trump’ın Türkiye ile masaya oturmak yolunda olumlu bir yaklaşım sergilediğini ancak henüz bir açıklama yapılmadığını dile getiren Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin, şunları söyledi:

"Trump, Türkiye’yi kaybeden başkan olmak istemiyor. Önümüzdeki günlerin kritik olduğunu düşünüyorum. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Vladimir Putin’in sürpriz görüşmeler yapacağını düşünüyorum. Erdoğan ile Trump arasında da telefon görüşmesi olabilir. Ciddi pazarlıklar masada. Kritik bir süreç içerisine girildi. Trump’ın Beyaz Saray’dan ne cevap geleceğini beklemek doğru olacaktır. Trump’ın bütün beklentilere rağmen ‘Türkiye ile ilişkilerimiz iyi’ demesi, yaptırım konusu olmadığını söylemesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da ‘Savaşa hazırlanmıyoruz. S-400’ler zorunludur’ diye getirdiği açıklama, Ankara ile Washington arasında çözüm arayışı olduğunu ifade ediyor. Güvenli bölge ciddi bir konu ve vahametini koruyor” diye konuştu.

Caşin, ABD'nin attığı adıma göre Türkiye'nin tavır alacağını belirterek, "ABD, Türkiye’yi kaybedecek yönde adım atarsa, Türkiye tavrını buna göre alacaktır. Türkiye egemen bir devlet olarak kendi topraklarını ve çıkarlarını, meşru müdafaa hakkını koruma hakkına sahiptir. Terörle mücadele bütün dünya devletlerinin sorunudur” dedi.