Fuarda yer alan İstanbul Silah, birçok ünlü dünya markasının üretimini Türkiye'de gerçekleştiriyor. İstanbul Silah'ın sahibi Erol Kurt, "Wencester'in dünyadaki av tüfeklerini ben yapıyorum ve namlunun üzerinde made in Turkey İstanbul Silah sanayi tarafından üretilmiştir diye yazar, şimdi işini doğru yaptığın zaman Wencester gelip sana tüfek yaptırabiliyor ve bu üründe markasını kullanıyor, niye yaptırıyor dediğin zaman eğer senin yaptığın kaliteye güvenmese kendi markasını riske eder mi?
Onun için biz kendimizi kaliteye adayıp, iyi şeyler yaparsak emin olun ki çok iyi eleştirilerle karşılaşacağımıza inanıyorum" diyor.

ÇOK ŞEY ÖĞRENDİK

Avrupalı firmalarla çalışırken çok şey öğrendiklerini belirten Kurt, Dudullu Sanayi Bölgesi'nde büyük bir alanda üretim yaptıklarını ve 200 işçi çalıştırarak dünya kalitesinde silah ürettiklerini söylüyor. 

1,5 yıl önce kendi markalarıyla tüfek yapmaya karar verdiklerini ve hammaddesine kadar yüzde 100'ü Türk bir ürün ortaya koyduklarını da vurgulayan Erol Kurt "Bu çalışmaların sonunda Impala ortaya çıktı. Gerek estetik gerek se mekanik açıdan çok üst düzey bir tüfek, bizde bu fuara gelin gibi süsledik ve tüfeğimizi getirdik. Şimdiye kadar gelen eleştirilerin tamamı olumlu, bu da bizi mutlu ediyor" dedi.
Kurt, Türk silah üreticilerinin kaliteyi ön planda tutarak artık dünya markası üretmesinin zamanı geldiğini de vurguladı.

EN BÜYÜK SORUN KORSAN ÜRETİCİLER

Yazıcılar Av'ın sahibi Adem Yazıcı, sektörün en büyük probleminin merdivenaltı üretim yapanlar olduğunu söylüyor. Köklü firmaların kaliteli üretimleri ile dünyaya damgasını vurmak için çalıştığını belirten Yazıcı, "Usulüne uygun olmayan, kalitesi çüşük, Çin vari bir üretim mantığı ile kanunlara uygun olmayan bir biçimde üretim yapılıyor. Bu da Türk üreticisinin imajını önemli ölçüde bozuyor" dedi.

Türk silah sanayine katkıda bulunmak için yivli silah üretimine de girdiklerini kaydeden Yazıcı, sektörün önünün yivli silah üretiminde tıkandığını belirterek şunları söyledi:

"Yivli silah üretimi aynı zamanda kaliteyi ve belli standartları da getiriyor. Kanuna ve estetiğe uygun olmayan yivli silah üretme şansınız yok. Eğer yivli silah üretiminde önümüz açıldığı taktirde, merdivenaltı tabir ettiğimiz yivsiz silah üretenlerin imajımızı bozması da mümkün olmayacak. Rekabet için herşeye rağmen özgün bir şey yapan bir kaç adım önde olacak. Bu başarıyı gören meslektaşlrımızda bence özgün bir şey yapmanın peşine düşecek. Yoksa varolan bir firmanın bir model tüfeğini taklit ederek bir yere varılmaz, ancak aslını güçlü hale getirir."

Yurtdışından çok büyük firmalarla anlaşma yapabilecek durumda olduklarını ancak devletin bu konuda kendi üreticisine inanmadığını, eski alışkanlıklardan vazgeçmediği için önlerini açmadığını belirten Yazıcı, savunma sanayiinde kullanılabilecek, keskin nişancıların kullanabileceği ürünler de üretmelerinin mümkün olduğunu söyledi.

PRESTİJ VE ÜLKE İMAJI ÇOK ÖNEMLİ

Fuarda yer alan Huğlu'nun Satış Müdürü Abdussamed Güzel,  kötü üreticilerin sektörün imajını da, ülkenin imajını da olumsuz etkilediğini söylüyor. 1914 yılından bu yana silah üreten ve en eski firmalar arasında yer alan Huğlu'nun artık yivli silahlar da üretmeye başladığını belirten Güzel, Türkiye'de çok fazla silah üreticisi olduğunu, ama bunların çoğunun düşük kalitede, ucuz fiyatlarla silah üreten firmalar olduğunu söylüyor. Güzel, "Yabancı alıcılar bir Türk markası ile kötü tecrübeler yaşamışsa artık sizde bir Türk markasısınız diyerek bize biraz mesafeli yaklaşıyor. Yani ülkenin imajını bozuyor. Bizim kalitemizdeki aynı tüfeğin üzerine made in İtaly damgası vursanız, 2 katı hatta 3 katı fiyata satabilirsiniz. Burada ülkenin prestiji, ülkenin imajı çok önemli."

Dünyada yivsiz silah ihracatında İtalya'dan sonra ikinci sırada olduğumuzu belirten Güzel, bunun aslında acı bir tabloyu da gösterdiğini söylüyor. Güzel, "Adet bazında baktığımızda ise İtalya'yı da geçiyoruz. İtalya örnek veriyorum 50 bin tüfek üreterek ciro bazında 1. sırada yer alırken, biz 200 bin tüfek üreterek ciro bazında 2. sırada yer alıyoruz" dedi.

Son zamanlarda yapılan uygulamaların veçıkarılan yasaların kalitesiz merdiven altı üretimin önüne geçmeye başladığını da vurgulayan Güzel, yivli silah üretimi yapmalarının önünü açan yasal düzenlemelerin de sektör için büyük aşama olduğunu kaydetti.

Huğlu, bu yıl ilk defa önümüzdeki ay Fransa'da gerçekleşecek olan Eurosatory Savunma Teknolojisi Fuarına da katılacak. Fuarda, Türkiye'den daha önce yer alan Aselsan ve MKE gibi markaların yanında Huğlu da olacak.

AVCI MUHABBETİ FUARA TAŞINDI

7. Uluslararası Prohunt Av, Silah ve Doğa Sporları Fuarı'na Çorlu Avcılar Derneği de stand açtı. Bu stand fuarın en fazla rağbet gören ve ziyaret edilen standı olma özelliğini taşıyor. Dünyanın her yerinden avcılar bu standı ziyaret etmeden geçemiyorlar. Çorlu Avcılar Derneği Başkanı Mert Yılmaz "Bu sene fuarda derneklerine yer verdikleri için  fuar yönetimine teşekkür ediyoruz. Normal koşullarda böyle bir uygulamaları yok. Tabii doğal olarak fuar ziyaretçilerinin çoğunluğunu avcılar ve av tutkunları oluşturunca bizim standımızda bir hayli ilgi gördü. Tahnit sanatçısı Ansan Selçuk Karaköy'ün ürünleri standı ziyaret eden misafirlerin ilgi odağı oldu ve her ziyaretçinin fotoğraf arşivine girdi. Onada katkıları için çok teşekkür ediyoruz" dedi.

DÜNYACA BİLİNEN TÜRK AV DERGİSİ

Türkiye'de hazırlanan ve dünyanın birçok ülkeine gönderilen The Great Wildlife dergisi de fuarda yerini aldı. Derginin sahibi Aybeniz Orhan, silah firmalarının önemini anlattı . Orhan "Bugün Türkiye olarak silah sektöründe dünyada onemli bir yere sahip oldugumuzu belirtmek isterim. Silah sektörünün tüm dünyaya açılmasının türkiye devleti  için büyük önemi vardır. Türkiye'de silah sektörü önemli projelere imza atıyor. Yeni türk avcıları için yivli silahlar üretmeye başladık, bu da türk silah firmalarının ne kadar yol kat ettiklerini gösteriyor. The Great Wild Life Dergisi olarak tüm dünya fuarlarında silah firmalarımızı yakından takip edip destek veriyoruz. Silah sektörü bu kaliteyle giderse dünyada iyi bir ivme yakalayacağımıza eminiz. Bizlerde medya olarak herzaman yanlarında olacağız" dedi.