Kuzey Kore ile Güney Kore arasında 1950'den bu yana savaş, kırgınlık, ayrışma, tehdit ve küskünlüklerin sona ereceği adımların atılması barış adına önemlidir. Yıllardır beklenen barış görüşmelerinin başarılı ile sonuçlanmış olmasını da dünya barışı adına memnuniyetle karşıladığımızın altını çizelim.

Böylesine kapsamlı barıştan bölgedeki Japonya, Vietnam, Çin ve Tayvan gibi ülkeler de etkilenip, rahatlayacaklardır.

Amerika, yıllardır Kuzey Kore'den korumak amacı ile Güney Kore,Japonya,Tayvan başta olmak üzere bölgedeki birçok ülkeye silah satışı gerçekleştirmiş ve bölgede bir hakimiyet kurmuştu.

Kuzey Kore lideri Kim Jong-un ile Güney Kore lideri Moon Jae-in, tarihi zirve için bir araya gelerek, karşılıklı düşmanlıkların sona ermesi için ortak bildiriye imza attı. Sahip olduğu nükleer teknoloji ve denediği kıtalararası nükleer füzelerle geçen yıl Uzak Doğu'da savaş rüzgârlarının esmesini yol açan Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, bu kez rotayı barışa kırarak dünyayı şaşırtmış oldu.

Kim Jong-un, 1953'te sona eren Kore Savaşı'ndan bu yana yarımadayı ikiye bölen sınır hattını geçip Güney Kore'ye ayak basan ilk Kuzey Kore lideri oldu! Kim Jong-un ile Güney Kore lideri Moon Jae-in, sınır hattında el ele kameralara poz verdi. İki lider imzaladıkları ortak deklarasyonla da "Kore Yarımadası'nda bundan sonra savaş olmayacak" dedi.

Deklarasyonda bir adım daha ileri gidilerek, Kore Yarımadası'nın tamamen nükleer silahlardan arındırılması için ortak çalışma konusunda da anlaşmaya varıldı.. Moon, Kuzey Kore'nin nükleer testleri durdurmasının çok önemli bir adım olduğunu söyledi.

Kuzey Kore lideri Kim ise geçmişte de iki Kore arasında anlaşmalar imzalandığını fakat bu bir süre sonra beklentilerin boşa çıktığını hatırlatırken tarihteki hataları tekrarlamayacaklarını ifade ederek, "Önümüzde öfkeli insanların ve tepkilerin çıkaracağı engeller olabilir fakat acısız zafer olmaz" dedi.

Güney Kore lideri Moon da "Tüm dünya bizi izliyor ve omuzlarımızda büyük bir yük var" diye konuştu.

İki lider arasındaki diyaloglarla ilgili basına bilgi veren Güney Kore Devlet Başkanlığı Sözcüsü Yoon Young-chan "Kim, Moon'un Kuzey Kore'nin füze testleri nedeniyle sabahları erkenden uyanmak zorunda kaldığını duymuş. Bu yüzden Moon'a 'Bundan sonra uykunu bölmeyeceğiz' ifadelerini kullandı.

 Liderler, ülkelerinin bölünmesi nedeniyle ayrılmak zorunda kalan ailelerin birleşmesi için bu yıl çalışmalarını hızlandıracaklarını açıkladı. Birleşme faaliyetleri, Kore'nin Japonya'dan bağımsızlığını ilan ettiği 15 Ağustos Ulusal Kurtuluş Günü'nde açıklanacak. İki Kore'nin buluşması dünyada da ilgiyle takip ediliyor. İngiltere Dışişleri Bakanı Boris Johnson, görüşmeyi 'iyi haber' diye değerlendirdi ve bunun cesaret verici bir adım olduğunu söyledi.

Şimdi kafalardaki soru şu:

İki Kore arasındaki barış rüzgârları İslam dünyasına da örnek olur mu?

Olsa da buna dış güçler izin vermeyecektir.

Yıllardır Güney Kore ile Kuzey Kore'nin bugün barış için bir araya gelmesine de izin verilmedi. Silah satışı ve diğer siyasi ve ekonomik nedenlerle iki kardeş ülkenin arasının sürekli açık kalmasına çalışıldı.

Ortadoğu'da bugün çatışmalar oluyor, bu topraklara barış gelmiyorsa bunun da nedenlerinin iyi araştırılması gerekmektedir.

Dış güçler silah satışı ve enerji kaynaklarını ellerinden bırakmamak için tüm hızları ile çalışıyor. İslam ülkelerinin de birlik ve beraberlik içinde hareket etmesinin engelliyorlar.

Tıpkı yıllardır Güney Kore ile Kuzey Kore'ye uyguladıklarını şimdi Ortadoğu'ya İslam ülkelerine taşımış bulunuyorlar.

Dikkat edilecek olursa Afganistan, Irak ve Suriye Batı tarafından işgal edilmiş durumda. Dahası ABD, İsrail'in Ortadoğu'daki hâkimiyetini sürmesi için Suudi Arabistan üzerinden İslam ülkelerinin bir araya gelmesini engelliyor.

Suudi Arabistan'ın başını çektiği Mısır, BAE gibi ülkelerin yer aldığı kamp, İran'a karşı İsrail'in izlediği politikayı takip ediyor. Bu koşullar içinde İslam dünyasında görünür gelecekte barış rüzgârlarının esmesi beklenmiyor.