Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, NTV’deki “Siyasi İşler Özel” programının konuğu oldu. Ahmed Arpat moderatörlüğünde gerçekleştirilen programda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Okan Müderrisoğlu, Serpil Çevikcan ve Mustafa Kartoğlu’nun sorularını cevaplandırdı. MHP ile AK Parti arasında kurulan Cumhur İttifakına değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim özellikle MHP ile normal şartlarda dahi azami müştereklerimiz var. Ama bir CHP ile doğru dürüst asgari müştereğimiz yok. CHP yeri geldiği zaman teröristlerle el ele kol kola yürüyüp, onları savunuyor. Ama bizim Cumhur İttifakında az önce sizin saydığınız, belirleyici 4 esas var. Buranın en önemli özelliği ittifak yerli ve milli olmasıdır. Onlarla yürütmek mümkün değildi. Burada zaten bütün bunlar hasıl olduğu için cumhur ittifakını kuruluşu güzel ve hayırlı oldu. Milletimiz bu ittifakın güzelliğini görecek. Bunu başarmamız şart ki milletimiz muasır medeniyetlerimizin üzerine çıkabilsin” dedi.

'EŞİ BENZERİ OLMAYACAK'

Savunma sanayisiyle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15-16 yılda artık kendi savunma sanayinde kendimiz üreten bir ülke haline geldik. Savaş uçaklarımızı üretmenin çalışmalarını yapıyoruz. SİHA’ların çok daha yüksek kapasitede üretmenin hazırlığı içindeyiz. Dünyada eşi benzeri olmayacak. Jet savaş uçaklarımızı da yapmak durumundayız. Onunda çalışmaları yapılıyor. Atak helikopterlerimizin maşallahı var. Tank yine öyle. Savunma sanayinde sadece kendimize yetmeyeceğiz ve ihracatını yapacağız. Ülkelerle görüşmelerimiz devam ediyor. Denizaltı noktasında çalışmalar yapıyoruz. Kuruluşlarımız artık devletten özele ağırlık vererek gelişiyor. Sadece tek başına devlet vardı, özel sektör bu konuda teşvik ediyoruz. Devlet olarak yavaş yavaş çekiliyoruz. onları teşvik ediyoruz. Bu teşviklerle bu alanda ciddi adımlar atıyoruz. Bunun eserlerini aldığımız bir süreç olacak” diye konuştu.

'MİLLİ DEĞİL, YERLİ DEĞİL'

Ana muhalefet partisinin bakışının yerli ve milli olmadığın söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ana muhalefetin bir defa ülkenin kalkınmasına bakış anlayışı milli değil, yerli değil. Bakıyorsunuz sizi Batıya gidip sürekli olarak şikayet eden bir ana muhalefet olarak milli olarak değerlendirebilir misiniz? Cephe açan ülkelere sizi şikayet eden bir siyasi partiyi milli olarak değerlendirebilir misiniz? Arkasında terör örgütü olan sözde parti bizi şikayet ediyor. Gel ülkende çalış halkına kendine anlat, halkında seni en ideal şekilde değerlendirsin. Türkiye hukuk devleti olduğuna göre, bu kurallar senin içinde işleyecek. Biz neredeyse anayasa değiştirme çoğunluğuna sahip olduğumuz zaman bile anayasa davası kapatma davası açtı. Ana muhalefet Ankara’da savcılar var diyordu. Ama hayırlısıyla o dönemi atlattık. Yeni bir sürece milli, yerli gireceğiz. Yoğun bir çalışmayla da inşallah bu asrın Türk asrı olmasını dünyaya göstereceğiz” şeklinde konuştu. Cumhur İttifakı ile ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İttifakın ruhu şüphesiz ki var. Bu kardeşlik ruhudur. Dolayısıyla bu ittifaka da tarafların saygı duyması bu ittifaka sahip çıkması gerekiyor. İttifak sütununda iki parti olduğuna göre burada mühür hangi tarafa vurulursa onun hanesine yazılacaktır. Sonucunda da mühür iyi vurulamamış olabilir. Olması halinde de yine bu sayısal dağılımda aynı şekilde oradaki çoğunluğa göre dağıtılacak. Oradaki sayısının bir fazla olması dahi icabında ittifakı çok daha güçlü kılabilir. Parlamentoda başkanın güçlü olması da takdir ederseniz ki önemli. Cumhur İttifakı’nın buradaki başkan adayı zaten bellidir. Cumhur İttifakı’nın başkan adayı olarak burada eğer cumhur şahsımı seçerse bizler tabi parlamentoda bu ittifaka layık olmaya onlara şahsında milletimizi layık olmanın gayreti içinde olacağız. İttifakın başarılı olması noktasında kararlar var. Bütün bunlar uyum içerisinde millete hizmet yolunda büyük adımların atılmasına inşallah vesile olacak. Bütün sıkıntı cumhurbaşkanını seçmek çok çok zor değil. Kolay. Aday pusulada belli, orada da gelip ayrı bir zarfta kullanacak. İttifakın içerisinde partiler kendi milletvekillerine belirleyecek. Logonun yerinden öte sütün içerisinde nereye mühür basarsa bassın geçerlidir ve onun lehine kullanacak. Ne kadar oy çıkarsa o kadarda milletvekili sayısını o parti çıkarabilecektir. Dayanışma özellikle cumhurbaşkanı konusunda önemli. Her partinin ilkeleri istikametinde kendi milletvekili sayısın belirleme noktasında önemlidir. Ciddi sıkıntı kesinlikle olacağı kanaatinde değilim. MHP den böyle bir talebin olması veya görüşmelerde olabilir mi noktasında bizim olumsuz görüşümüz söz konusu değil. 23 Haziran Final niye olmasın her şeyden önce Cumhur İttifakı diyoruz. Tüm Türkiye’ye dünyaya çok çok büyük bir mesaj olabilir. Bundan kaçınmayız. Her zaman için ittifakta hayır vardır” dedi.

'YARIŞA GİRSİN'

Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimlere girmesini istediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gönlüm şahsen ana muhalefetin başındaki zatın burada olmasını ister. Yarışa girsin. Bazen o kadar ileri dünya özgüven ile oluyor ki, o zaman hiç endişe etmesin başkasını aramasın gerek yok. Kendisi meydana çıksın. Milletin ona oranda ne kadar oy vereceğini görmesinde fayda var. Yüzde 40 dedi, yüzde 25 oralarda kaldı. Hadi gel buyur, cumhurbaşkanlığı noktasında aday ol. Bak bakalım millet ne kadar oy veriyor görelim. Bunun dışında diğerlerini teferruat olarak, zaman israfı olarak telaki ediyorum. Buyur meydan aday ol, bu meydanda nasibin nedir bunu gör” dedi. İttifak görüşmeleri hakkında bilgiler aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Saadet Partisiyle görüşmelerimiz oldu, herhangi bir netice maalesef alamadık. Herhalde CHP ile daha uyumlu daha ideal anlamda görüşmeleri oluyor. Ama BBP görüşmelerimiz oldu. Onlarla ilgili bu noktada ki ittifakımız çok farklı bir zeminde oluşacaktır” dedi. İYİ Parti’nin seçimlere girmesine ilişkin de Erdoğan, “O malum Yüksek Seçim Kurulu ile Yargıtay Başsavcılığının müşterek yapacağı görüşmelerin, bugün görüşmeleri olacaktı. Oranın vereceği karar neyse o karar saygı duymaması lazım. O noktada bizim sıkıntımız söz konusu değil” diye konuştu.

OHAL AÇIKLAMASI

OHAL ile ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “OHAL dönemleri içerisinde Türkiye seçimler yapıldı. Bahane olarak ortaya atıldı. OHAL seçimde ortaya çıkacak sorunları yok edecek bir tedbirdir. Tam aksine bir sıkıntı yaşanmayacaktır. OHAL’in olmadığı dönemlerde terör bölgesi diyebileceğimiz yerlerde sıkıntı yaşandı. Sandığa bile gidemedikleri zamanlar oldu. Onların oylarının birileri onlar adına kullanmak suretiyle PKK destekli partiler seçildi. Fransa da bile Macron o hal döneminde seçim kazandı. Dünyada örnekleri var. Burada hepsi ana muhalefetin bahanesi yerim dar, sayın başkanda yerim dar diyor. Hem istiyorsun hem yerim dar diyorsun. Seçim kampanyası yürütme imkanı sağlıyoruz. Her tarafta yürütebileceksin. Bu konudakilerin hepsi kuru bahaneler. Çok daha sağlıklı ve rahat seçim kampanyasını inşallah sürdürme imkanlarını tüm siyasi partiler yakalama fırsatı bulacaktır” diye konuştu.

'İZ SÜRÜYORUZ'

Adil Öksüz’le ilgili çalışmaların sürdüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son bilgilere kendisinin burada hangi ülkede olduğunu söylemem uygun olmaz. Ama iz sürüyoruz. Bazı bağlantılar kurulmuş vaziyette temennim o dur ki şu anda aldığımız istihbarata doğru çıkarsa onunla ilgili adımı da attığımız gibi gerçekleştirmiş olacağız” diye konuştu.