İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kandil'e gidip oturacağız. Sınırın 25 kilometre ötesindeki kampların hepsini tarumar edeceğiz.Kızımın etrafından 3 kere DHKP-C'liler alındı. Neyini kaybedersem kaybedeyim bu örgüt tarihin en acı dönemini yaşayacak. Sabahları evden oğlumun ve kızımın öldürüleceğini düşünerek çıkıyorum. Buna alıştırıyorum kendimi." dedi.  Bakan Soylu, bakanlığının 2018 yılı bütçesinin TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edilmesinin ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

'BU TAMAMEN BİLGİNİN ÇARPITILMASIDIR' 

"Rakka'dan tahliye edilen DEAŞ'lılar Türkiye için risk oluşturur mu?" sorusu üzerine Soylu, şöyle konuştu:

"Hayır, daha önce Soufan Center'ın (ABD merkezli düşünce kuruluşu) da çok yanlış bir açıklaması oldu. 'Sanki orada DEAŞ'ın içerisindeki Türklerin Türkiye'ye geldiği ve Türkiye için tehdit oluşturduğu...' Bu, tamamen Dışişleri Bakanlığından alınan bir bilginin çarpıtılmasıdır. Böyle bir şey kesinlikle söz konusu değildir. Orada Dışişleri Bakanının söylediği, sınırın ötesinde BM'nin birtakım kamplarında bulunan ve bizim haberimizin olduğu, DEAŞ'la ilişkisini olduğunu düşündüğümüz veya düşünülen Türk sayısıdır. Takipte bunların çocukları, kadınları... Kimisi eşi çatışmada ölmüş, onlar böyle gruplar.

Soufan Center, zaten özür diledi resmi bir bilgiyi çarpıtarak verdiği için. Ama bizim kamuoyumuz da çok makes bulmadı. Böyle bir tehdit algılaması bizim açımızdan şu anda elbette söz konusu değildir. Ama gerek sınırlarımızda gerekse sınırlarımız içerisinde bu konuya yönelik tüm tedbirleri aldığımızı herkesin bilmesini isteriz. Sadece bunlar için değil, buradan gelecek DEAŞ'lı, PKK'lı, her ne olursa veya düzensiz göçmen, bizim için hepsi aynı. Elbette terörist daha önemli ama gerek düzensiz göçmenlere karşı gerekse de onlara karşı sınırlarımızda bütün tedbirler alınmış durumdadır. Böyle bir bilgimiz de duyumumuz da söz konusu değildir."   (Ajanslar)