Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Taşkınoğlu, koronavirüse karşı yürütülen aşı çalışmalarında öne çıkan 4 çalışma olduğunu söyledi. Bu kapsamda Faz-2'nin bitirildiği ve Faz-3'e başlanılan çalışmalar olduğunu belirten Taşkınoğlu, Faz-1 ve Faz-2'de dozlama ile antikor oluşumu olup olmadığının görüldüğünü kaydetti. Etkinlik çalışmalarının henüz yapılmadığını kaydeden Taşkınoğlu, "Bu aşıyı yaptıktan sonra 'ne kadar etkin olacak, ne kadar koruyuculuk sağlayacak, bu süre ne kadar sürecek' bunlar daha yapılmadı. Bunun için çok geniş kapsamlı çalışma yapmaları gerekiyor. Şu an için gördüğümüz kadarıyla Faz-1 ve Faz-2'de gayet başarılı olduklarını ilan ettiler, yayınladılar ve gayet de güzel gözüküyorlar. Dünya çapında 100, Türkiye'de de 8'den fazla aşı ile ilgilenen kurum var. Ancak en etkin ve ileride olan bu 4 aşının olduğunu biliyoruz. Faz-3'te biz 'aşının koruduğundan eminiz' demelerini bekliyoruz. Aşının bulunacağı tarihi söylemek için şu an çok erken ve en az 6 aylık bir süreç var. Aşı çalışmalarını yürütenler de aynı şeyi söylüyor" diye konuştu.

'Bu durum oldukça önemli'

Şimdiye kadar koronavirüs için aşılarda antikor üretiminin B hücreleri üzerinden kontrol edildiğini kaydeden Taşkınoğlu, şunları söyledi: 

"Koronavirüs için ilginç bir şekilde T hücreleri üzerinden de bir antikor gelişimi söz konusu. T hücreleri ile birlikte T hücrelerini aktive ettiği antikor üretimi de var. Bu aşılar için bu durum 'oluyor mu olmuyor mu' henüz bilmiyoruz. Bu durum oldukça önemlidir. Eğer gerçekten bu virüs ile biz savaşırken T hücreleri üzerinden savaşıyorsak, B hücrelerinin antikor oluşturması çok da işimize yaramayabilir. Onun için bu konuda biraz daha etkin sonuç elde etmemiz gerekiyor. T hücreleri iki şekilde işe yarıyorlar. İlki, virüsün bulaştığı hücreyi öldürerek, durdurarak etki gösteriyor. Diğeri ise virüsü durduğunu söylediğimiz B hücreleri üzerinden oluşan antikorun aktive olmasını sağlıyor. Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda virüsün hücreye girdikten sonra durdurabilen T hücrelerini iyileşen hastaların yüzde 100 oluşturduğuna dair elimizde veri var. Virüsün hücreye girmeden antikor oluşturarak durduran T hücreleri ise yüzde 75 oranında olduğu gözüküyor. Veri çok kısıtlı çünkü T hücreleri üzerinde çalışma yapmak çok zor. Bu veri eksik, bu veriyi tamamlamak gerekiyor. Bu veriyi de geniş çaplı çalışmalar yaptığımızda tamamlayabileceğiz. O zaman hem b hücreleri üzerinden hem de t hücreleri üzerinden geliştirilen aşının antikor gelişim sağladığı söylenebilecek ve koruyuculuğunu hala 'olabilir' cümlesi ile bitecek." 

'En az 6 ay faz-3 çalışmaları sürecek'

Aşı çalışmalarının 6 ay ya da 1 yılda olamayacağını söyleyen Dr. Tutku Taşkınoğlu, bir aşının geliştirilmesinin yıllar alabileceğini vurguladı. HIV, SARS ya da MERS virüsleri için hala aşı bulunamadığını hatırlatan Taşkınoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"O yüzden 'aşı bulacağız, yüzde 100 yapacağız' dememiz çok zor. 'Aşı buldum, antikor geliştirdim' demek de yetmiyor. 'Bu antikor gerçekten koruyucu mu, koruyucu değil mi?' ondan emin olmamız gerekiyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) koronavirüs aşısı hakkındaki açıklamasını bu sebeple söylediğini düşünüyorum. 'Çok güvenmeyin, siz kendinizi korumaya devam edin' demek istediklerini tahmin ediyorum. Faz-3 çalışmalarına çok yeni başlandı. Faz-3 çalışmaları çok önemli çalışmalardır. Asıl burada göreceğiz. Faz-3 çalışmasında virüsle karşılaşan kitleler olacak. Virüsle karşılaşan kitleler gerçekten 'korunuyor mu, korunmuyor mu' onu göreceğiz. Kalabalık nüfuslarda ne kadar etkili olduğunu o zaman fark edeceğiz. Aşı dememiz için Faz-3 çalışmasının bitirilmesi gerekiyor. DSÖ'nün bunu söyleyeme çalıştığını düşünüyorum. Ben 2021 bahar ayında aşının hazırlanmış olabileceğini tahmin ediyorum. En az 6 ay kadar Faz-3 çalışmalarını sürdüreceklerini ve sonuçlarını toplayıp deneylerini yapacaklar. Daha sonra üretim fazına geçebileceklerini, bunun içinde önümüzde en az 6-7 ay olduğunu düşünüyorum."