İki hafta önce başladığım futbol nostalji kuşağının son perdesiyle bu hafta yine sizlerle beraberim. Futboldan epeyce uzak kaldık, futbol nostalji kuşağıyla maziyi hatırlayarak zaman geçiyoruz. Olsun sağlık her şeyden önce gelir biz sabrederiz yeter ki her şey normale dönsün. “ Evde kal, futbol ile keyif al Türkiye “

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Nihat Özdemir Süper Ligin 12 Haziranda seyircisiz başlayacağını açıkladı. Ben bir futbolsever sever olarak TFF’nin bu kararını doğru bulmuyorum. Muhakkak kendilerine göre mantıklı bir gerekçeleri vardır. Şuanda ligin zirvesinde ve küme düşme hattında at başı giden bir yarış var. Ligi böyle tescil etseler kıyamet kopabilir. TFF riske girip sorumluluğu üzerinden atmak istiyor anladığım kadarıyla. Neyse inşallah her şey yolunda gider futbol heyecanına kaldığımız yerden devam ederiz.

Biz konumuza geri dönelim nerede kalmıştık? Geçen hafta 1998 Dünya Kupasından 2008 Avrupa Futbol Şampiyonasına uzanan bir nostalji kuşağı yapmıştık. Bu hafta 2010 Dünya Kupasından 2018 Dünya Kupasına uzanan turnuvaların arşivini açacağım sizlere.

2010 Dünya Futbol Şampiyonası Güney Afrika’da düzenlendi. Kupayı finalde Hollanda’yı 1-0 yenen İspanya kazandı. 2008’de Avrupa’da rüzgar estiren İspanyol boğasının etkisi 2010 yılında dünyaya yayılmıştı.

Vuvuzela kabusu…

Dünya Kupası 2010 yılında ilk defa Afrika kıtasında düzenleniyordu, turnuva boyunca tribünlerde renkli sahnelere şahitlik ettik. Bu turnuvanın futbol dışında aklımızda kalan bir önemi daha vardı. Turnuvanın Güney Afrika’da yapılması nedeniyle yerel unsurlar ön plana çıkıyordu. Vuvuzela turnuvanın simgesi oldu, boru ile çıkarılan o ses hala kulaklarımı çınlatıyor. Vuvuzela turnuvanın önüne geçmiş dünya kupası zevkimize adeta soğan doğramıştı!

Vuvuzela’nın etkisi dünyaya öyle bir yayıldı ki Türkiye’de siyasete bile malzeme olmuştu. Dönemin MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural TBMM’de bir görevliye Vuvuzela üfleterek basın toplantısı düzenledi. 12 Eylül 2010 yılında yapılan referandum öncesi MHP tabanına seslenen dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkücüler bu anayasa değişikliğine hayır demez diye açıklama yapmıştı. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural bu açıklamaya cevaben TBMM’de bir basın toplantısı düzenlemiş, Vuvuzelalı basın toplantısı renkli görüntülere sahne olmuştu.  

Bu kısa hatırlatmadan sonra turnuvaya geri dönelim. 2010 Dünya Kupası yeni yıldızları futbol sahnesine süren bir turnuva olamadı diyebilirim. Futbolun bilinen yüzleriyle izlediğimiz turnuvada bir önceki turnuvanın finalistleri İtalya ve Fransa gruplarından çıkamayarak sürpriz yapmışlardı. Üstelik iki futbol devi gruplarını son sırada tamamlamıştı. Turnuvanın ev sahibi Güney Afrika’da gruptan çıkamayarak tarihe geçmişti. 44 yıl sonra turnuvaya katılan Kuzey Kore gruptan çıkamayıp sıfır çekse de maç öncesi milli marşlarını gözyaşları içerisinde gururla okuyuşları hafızalardan silinmedi.

2010 Dünya Kupasında Almanya – İngiltere maçında bir dejavu yaşanmış 1966 finaline gidip gelmiştik. 1966 Dünya Kupasında İngiltere ile Batı Almanya finalde karşılaşmış, normal süresi 2-2 biten maçta Batı Almanya’yı 4-2 yenen İngiltere tarihinde ilk kez kupayı kazanmıştı. Zaten futbol ülkesi İngiltere bir daha bu büyük kupayı kazanamadı. Bu maça damga vuran olay ise turnuva tarihinde final maçında ilk ve son kez hat-trick yapan İngiliz futbolcu Geoff Hurst’ın tartışmalı golüydü. Günümüzde hala top çizgiyi geçti mi geçmedi mi tartışmalarına sahne olan golün bir benzeri 2010 finalinde bu kez İngiltere’yi kupanın dışına itiyordu. Britanyalıların çizgiyi geçen topu bu kez gol değeri kazanmıyordu.

2010 Dünya Kupasında Uruguay oynadığı etkili futbol ile yarı finale yükselmişti. Bu turnuvada Forlan oynadığı futbol ve attığı muhteşem gollerle hafızamda yer edindi. Turnuvanın en iyi oyuncusu seçilen Forlan attığı 5 golle krallığı David Villa, Vesley Seijder ve Thomas Müller ile paylaşırken, yarı finalde Hollanda’ya uzaktan muhteşem bir gol atsa da takımını finale taşıyamamıştı. Finalde ise Hollandalı De jong’un uçan tekmesine İngiliz hakem kırmızıyı çıkaramamış, penaltılara gideceğini beklediğimiz maçta Barcelona’nın orta sahadaki yıldız ismi İniesta sahneye çıkmıştı. İspanyol oyuncunun 116. dakikada attığı golle İspanya kupaya uzanarak Avrupa’dan sonra dünyanın da en büyük futbol ülkesi unvanını eline geçirmişti. 

2012 Avrupa Futbol Şampiyonası Ukrayna ve Polonya’nın ev sahipliğinde düzenlendi. 2008’de başlayan İspanya rüzgarı Euro 2012’de devam etti. Finalde İtalya’yı 4-0 ile geçen son şampiyon İspanya üst üste üç büyük turnuvayı kazanan takım olarak tarihe geçti. Turnuvanın en iyi oyuncusu Andres İniesta seçilirken, en skorer oyuncu Fernando Torres olmuştu. Turnuvanın en ilginç olayı ise Karadağlı futbolcu Mirko Vucuniç’in İsviçre’ye attığı gol sonrası şortunu çıkarıp kafasına geçirmesiydi.    

2014 Dünya Kupası sambacıların ülkesi Brezilya’da düzenlendi. Kupayı finalde Arjantin’i uzatmalarda 1-0 yenen Almanya kazandı. 1990 Dünya Kupası finalinin rövanşına sahne olan 2014 Dünya Kupası finalini yine aynı skorla Almanya kazanarak 4. kez dünyanın en büyük futbol ülkesi unvanına ulaştı. Almanya ev sahibi Brezilya’yı yarı finalde 7-1 yenerek adeta bozguna uğrattı. Bu maç Brezilya futbol tarihine kara bir gün olarak yazıldı. Turnuvanın en iyi oyuncusu Lionel Messi seçilirken, Kolombiyalı James Rodrigez turnuvanın gol kralı olmuştu. 2014 Dünya kupasına damga vuran olay ise Brezilya’nın renkli tribünleri ile birlikte sambacıların Almanya karşısında aldığı tarihi yenilgiydi.

2016 Avrupa Futbol Şampiyonası Fransa’da düzenlendi. Kupayı 109. dakikada Eder’in ayağından kazandığı golle Portekiz kazandı. 2016 Avrupa Futbol Şampiyonasında tüm gözler Portekizli Cristiano Ronaldo’nun üzerindeydi. Portekizli yıldız Manchester United ve Real Madrid’de gösterdiği performansla Messi ile dünyanın en iyi oyuncusu unvanı için yarışıyordu. Futbol severlerin bir kısmı Ronaldocu bir kısmı Messiciydi. Ben Ronaldo’yu destekleyen taraftaydım, Ronaldo kulüp takımlarında zirveye çıkarken, Portekiz milli takımıyla kayda değer bir başarısı yoktu. Bu nedenle turnuva onun için ayrı bir anlam ifade ediyordu. Final maçında Fransa karşısında henüz maçın 8. dakikasında Fransız futbolcu Payet’in müdahalesiyle yerde kalan Ronaldo, 3 sağlık görevlisinin sahaya girerek yaklaşık 5 dakika tedavi etmeye çalışmasından sonra oyuna zorda olsa devam edebildi. Ancak 17 dakika sonra 25. dakikada çektiği acıya dayanamayan Portekizli yıldız gözyaşları içerisinde kendisini yere bıraktı. Sedye ile saha kenarına getirilen Ronaldo ağlamaya devam ediyordu. Bu final maçı onun için çok şey ifade ediyordu, futbol kariyerinde tüm başarıları elde eden Cristiano Ronaldo milli takımı ile de büyük bir başarı yakalamak istiyordu. Bu finalde oynamak ve takımını zafere taşıyan isim olarak tarihe geçmek istiyordu. Ama bu sakatlık onun hayallerini yıkmıştı. 120 dakika sonunda Portekiz Kupaya uzanınca süper yıldız kupayı eline alarak sahayı turladı. Hocasına ve takım arkadaşlarına sarılan Ronaldo bu kez sevinçten ağlıyordu.

Türkiye 2008 Avrupa Futbol Şampiyonasından sonra Euro 2016’da yeniden Avrupa’da sahne almıştı. İlk maçında Hırvatistan karşısına çıkan A Millilerimiz 2008 çeyrek finalinin rövanşında bu kez rakibine Modric’in ayağından yediği tek golle boyun eğmişti. İkinci maçında son şampiyon İspanya ile karşılaşan Türkiye sahadan 3-0 yenik ayrılırken, tribünler Arda Turan’ı ıslıklayarak protesto etmişti. Ağlayarak oyundan çıkan Arda’yı Barcelona’dan takım arkadaşı İniesta teselli etmişti. A Millilerimiz grubun son maçında Çek Cumhuriyetini 2-0 ile geçmesine rağmen gruplarını 3. sırada tamamlayan en iyi 4 takım arasına giremeyerek Euro 2016’ya veda etmişti.

2018 Dünya Futbol Şampiyonası organizasyonu Rusya’da düzenlendi. Kupayı finalde Hırvatistan’ı 4-2 yenen Fransa kazandı. Turnuvanın en iyi oyuncusu Luca Modric seçildi. İngiliz golcü Hary Kane attığı 6 golle turnuvanın gol kralı oldu. 1998 Dünya Kupasından 20 yıl sonra bu kupayı ikinci kez müzesine götüren Fransa’da genç yıldız Kylian Mbappe turnuvaya damga vuran isim oldu. Turnuvanın en iyi genç oyuncusu seçilen Paris Saint-Germainli yıldız ile birlikte final maçının en iyi oyuncusu ilan edilen Atletico Madridli Antoine Griezmann, 4'er kez ağları sarsarak Fransa’nın kupaya uzanmasında kilit rol oynadılar.

Bu turnuvada yakaladığı istatistiklerle ön plana çıkan genç yıldız Mbappe, futbol eleştirmenleri tarafından Brezilyalı efsane futbolcu Pele'nin halefi olarak gösterildi. Hırvatistan karşısında takımının 4'üncü golüne imza atan Mbappe, 19 yıl 207 gün ile Dünya Kupası tarihinde Pele'nin ardından bir final maçında gol atan en genç ikinci oyuncu oldu. 1958'de 17 yaşındayken hat-trick yapan Pele'den sonra bir Dünya Kupası maçında 2 gol atan en genç oyuncu unvanını da aldı.

2018 Dünya Kupası öncesi ben favorimi Belçika olarak açıklamıştım. Kadrosunda Eden Hazard, Romelu Lukaku ve Kevin De Bruyne gibi önemli yıldızları barındıran Belçika, kupayı kazanamasa da Dünya Kupası'ndaki en iyi derecesine ulaştı. İngiltere'yi 2-0'la geçerek dünya üçüncüsü olan Belçika, 1986 Dünya Kupası'nda elde ettiği dördüncülük derecesini geliştirdi. Dünya Kupası'nda 16 kez ağları sarsarak en golcü takım olmayı başaran Belçika'nın kalesini koruyan Thibaut Courtois ise turnuvanın en iyi kalecisi seçilerek öne çıktı.

Belçika'nın son 16 turunda Japonya karşısındaki tarihi geri dönüşü ise turnuvanın unutulmazları arasına girdi. İkinci yarıda yediği gollerle 2-0 geriye düşen Belçika, karşılaşmayı 3-2 önde tamamladı ve 1970'de İngiltere'ye karşı bunu başaran Batı Almanya'dan sonra bir eleme maçında 2 fark geriden gelerek kazanan ilk takım oldu.

2020 Avrupa Futbol Şampiyonası korona virüs nedeniyle 2021 yılına ertelendi. Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 bu yaz bizi futboldan mahrum bıraktı. Ne diyelim sağlık olsun bu günlerde geçer, 2021 yazını şimdiden iple çekiyoruz. Karantina günlerinde futbol özleminizi bir nebze unutturduysam ne mutlu bana kalın sağlıcakla…