Çin ile Türkiye arasında özellikle ticaret, kültür ve turizm alanında hızlı bir gelişme var. Son yıllarda bunlara dış politikadaki gelişmeler de eklendi. Çinli yetkililer, açıklamalarında Türkiye’yi yatırım üssü olarak seçtiklerini söylüyor ve iki ülke arasındaki ilişkileri diğer ülkelere örnek gösteriyor.

Geçenlerde Çin ile ilgili yazdığımız bir yazıda 1 milyon Çinli turistin Türkiye’ye gelebileceğini, bunun altyapı çalışmalarının tamamlanmak üzere olduğuna değinmiştik. Özellikle içinde bulunduğumuz coğrafyamızdaki dış ilişkilerde Türkiye ile de birçok konuda dayanışma içinde olan Türkiye- Çin ilişkileri, öyle sanıyoruz ki halka halka büyüyerek diğer alanlarda da kendisini gösterecektir.

Ortada bir gerçek var: Çin’den çok ürün ithal ediyoruz. Genellikle de elektronik araç gerek alarak neredeyse rekor kırıyoruz. Ancak, ithalatımız çok az ve Çinliler de
bu konuda bir denge oluşturulmasını ve Türkiye’den daha çok ürün almak istediklerini her zaman dile getiriyor. Demek ki bu ülkeye daha çok ürün satabilmenin çabasını göstermek durumundayız ve daha çok çalışmalıyız. Çin ile Türkiye arasında yeni uçak hatlarının acıması ve seferlerin fazlalaşması ile daha çok Çinli turist ağırlayacağız. Her iki ülke arasında turizm ve kültür arasındaki gelişmelerin yeni yatırımlarla hız kazanabileceği de ifade ediliyor. Çin Dışişleri Bakanlığı’nda Çin ile Türkiye ilişkilerinden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Qian Minjian, “ICBC Bankası, Türk bankasını satın aldı. Bu da aynı zamanda Çinli firmaların Türk firmalara sıcak baktığını yansıtıyor. Gitgide daha çok Çinli firma, Türkiye’ye yatırım yapıyor” açıklaması ile iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendiğine dikkat çekiyor ve şu açıklamayı yapıyor:

“Bu da aynı zamanda Çinli firmaların Türk firmalara sıcak baktığını da yansıtıyor. Şöyle düşünüyorum; ikili ilişkilerimiz dostane ve istikrarlı bir şekilde gelişsin. İkili işbirliğimiz tabii ki pürüzsüz bir şekilde ilerleyecektir. Son senelerde Çinli firmalar çok aktif bir şekilde Türkiye’deki ilgili projelere katılıyor. Örneğin, Çinli firmalar Ankara- İstanbul hızlı tren projesinin ikinci etabını, İstanbul Kumport Limanı projesini, İstanbul tren vagonları gibi benzeri projelere katıldı. Bütün bunlar çok başarılı işbirliği örnekleridir; aynı zamanda, iki ülkenin kalkınma stratejilerini uyumlu hale getirirken elde ettiğimiz çok başarılı örnekler ve sonuçlardır.”

Çin Dışişleri Bakanlığı’nda Çin ile Türkiye ilişkilerinden sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Qian Minjian, “Çin, Türkiye’nin üçüncü en büyük ticaret ortağı ve ikinci en büyük ithalat kaynağıdır” dedi ve sözlerine şunları ekledi. “Siyaset ve ekonomi alanındaki işbirliğimiz gün geçtikçe artmaktadır. Hem Çin hem Türkiye şimdi daha güçlü hale geliyor ve gelecektir. Çin Türkiye başta olmak üzere gelişmekte olan ülkelerin gücü da artıyor. Son senelerde iki tarafın ticaret yapısı da daha da gelişmektedir. Gitgide daha çok Çinli firmalar Türkiye’ye yatırım yapıyor. ICBC ve Huawei gibi ünlü firmalar da Türkiye’ye yerleşmiş ve birçok Çinli firma da Türkiye’de kendi merkezini kurmuştur. Son senelerde iki ülke arasındaki ilişkileri genel olarak iyi gelişme eğilimini korumaktadır.”

Uluslararası ekonomik durumun değişmesiyle birlikte Çin ile Türkiye’nin karşılaştığı baskının da yoğunlaştığına da dikkat çeken Qian Minjian, “Hem Çin hem de Türkiye yükselen ülkelerdir. G-20 üyesidir. İnanıyoruz ki bütün bunların üstesinden gelecek akıllara ve güce sahibiz” dedi ve şu konuların altını çizdi:

“Tabi bunların üstesinden gelmek için sadece kendi işimizi başarmamalıyız aynı zamanda dayanışmayı da kuvvetlendirmeliyiz. Çin tarafı ABD tarafının zorbalık yapmasını ısrarla karşıdır ama bazen de farklı bir açıdan bu konuya yaklaşıyorum şöyle düşünüyorum Çinli firmalar artık öyle gelişmiş bir duruma gelmiş ki artık ABD alelacele bu yönteme başvuruyor. Baskı yapmaya çalışıyor. Biz bununla gurur duymalıyız.” Türkiye’nin bölgesinde önemli ve etkili bir ülke olduğunun altını çizen Çin Dışişleri Bakan Sözcüsü Lu Kang’ın şu açıklamalarını da önemsiyoruz:

“Türkiye özellikle dışişleri konusunda bağımsızlık ilkesini izlemektedir. Özellikle de sayın cumhurbaşkanı Erdoğan son dönemlerde Rusya ile veya Avrupa ile bu ilişkinin sürdürülmesi konusunda gerçekten bağımsız bir dış politika izlemekte olduğunu görebiliyoruz. Türkiye büyük bir ülkedir. Trump uluslararası yönetimi bozmak istiyor. Çok taraflı ilişkiyi tek taraflı ilişkiye dönüştürmeye çalışıyor ama şunu söylemek istiyorum gelecek ay G-20 liderler zirvesinde Türkiye büyük bir ülke olarak BM’nin uluslararası düzenini savunabilirse bunda zaten Çin tarafı destek olacaktır.”