Pahalılık ve enflasyonla yapılan mücadelede bugüne kadar bir sonuç alınamadı. Ekmeğimiz de giderek küçülmeye devam ediyor. Ailelerin bütçeleri alt-üst oldu. Her geçen gün alım gücünün daha da azalması yoksul sayısın da artırıyor.

Türkiye deprem ve Suriye başta olmak üzere yoğun bir gündem yaşıyor. Ancak, ekonomide yaşanan olumsuzlukların aileleri daha da sıkıntıya sokacak boyutlara ulaşması kış aylarının yaklaştığı şu günlerde daha da sarsıcı olabilir.

Bizi yönetenler her ne kadar" Bundan sonra ekonomide rahatlama olacak" diyorlarsa da ortadaki rakamlar halen endişe veriyor. Türk-İş'in son yaptığı araştırma bu acı tabloyu yeniden ortaya koydu. Geçinemeyenlerin ve yoksullaşanların sayısı giderek artıyor.

TÜRK-İŞ, dört kişilik bir ailenin açlık sınırını 2.065 TL, yoksulluk sınırını ise 6.725 TL olarak açıkladı. Bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise 2.536 TL'ye yükseldi. Bir başka ifadeyle 2020 liralık asgari ücret, tek bir kişinin geçimine bile yetmiyor. Üç asgari ücret bile yoksulluktan kurtulmaya yetmiyor. Ücretler ve gelirler analiz edildiğinde Türk halkının yüzde 90'ı yoksul kategorisine giriyor.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), çalışanların geçim şartlarını 32 yıldan bu yana aralıksız olarak her ay düzenli olarak yaptığı 'açlık ve yoksulluk sınırı' araştırması ile ortaya koymaya devam ediyor.

Devletin resmi verilerinde de ortaya çıkan adaletsiz gelir dağılımının somut yansıması, bir bakıma bu çalışma ile aleni hale geliyor. TÜRK-İŞ Araştırmasının 2019 Eylül ayı sonucuna göre:

• Dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) 2.064 TL... Asgari ücret ise 2020 TL.

• Gıda harcaması ile birlikte giyim, konut (kira, elektrik, su, yakıt), ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer aylık harcamalarının toplam tutarı ise (yoksulluk sınırı) 6.725 TL. Yaklaşık olarak asgari ücretin 3 katı!

• Evli olmayan-çocuksuz bir çalışanın 'yaşama maliyeti' ise aylık 2536.42 TL olarak hesaplandı.

Bu yıl Eylül ayında, Eylül 2018'e göre dört kişilik bir ailenin mutfak harcaması 171 TL artış gösterdi. Gıda yanı sıra yapılması zorunlu diğer harcamalarla birlikte aile bütçesine gelen ek yük bir yıl önceye göre 558 TL oldu.

Ücretli çalışanların gelirleri fiyat artışları karşısında giderek tuz buz oluyor. Gelir artışlarının gecikmeli olarak enflasyona eşitlenmesi uygulaması dar ve sabit gelirli kesimlerin aleyhine işliyor. TÜRK-İŞ'in verileri temel alındığında 'mutfak enflasyonundaki değişim Eylül 2019'da şu şekilde oldu:

Ankara'da yaşayan dört kişilik bir ailenin 'gıda için' yapması gereken asgari harcama tutarı Ağustos 2019'a göre yüzde 0.28 oranında artış gösterdi.

• Yılın ilk 9 ayı itibariyle fiyatlardaki artış yüzde 6.35 oranında oldu

  • Gıda enflasyonunda son 12 ay itibariyle artış oranı yüzde 9.05 olarak hesaplandı.
  •  Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 20.79 oldu.
  • Gıdada gramajlar azalıyor

2019 Eylül ayı itibariyle TÜRK-İŞ hesaplamasına temel alınan gıda ürünlerinin fiyatlarında gözlenen değişim şu şekilde oldu:

• Süt, yoğurt, peynir grubunda; bu ay önemli bir fiyat değişikliği tespit edilmedi. Ancak market raflarında ürün çeşitliliği azaldı ve genellikle 4-5 markanın yer aldığı dikkat çekti. Öte yandan özellikle peynir kutularının bir bölümü 1 kilogram olurken, bazıları 800-900 gram olarak satışa sunulmaktadır.

• Yumurtanın fiyatı okulların açılmasıyla bu ay daha da artarak tanesi 75 kuruşa ulaştı.

• Gıda harcamasında günlük tüketimi sık olan yaş sebze ve meyve fiyatları bu ay yine mutfak harcamasını olumlu etkiledi. Ancak çoğu pazarda tezgâhların azaldığı ve yer boşlukların varlığı da dikkat çekiyor. Pazar esnafı gelen müşterinin gerileyen alım gücünden ve dolayısıyla düşen satışlardan şikâyet ediyor.

• Ekmek, pirinç, un, makarna, bulgur, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta; makarna fiyatı arttı ve fakat diğer ürünlerin fiyatı aynı kaldı.

• Çay fiyatındaki artış bu ay etikete yansıdı.