Turizm bölgelerimizdeki otelci arkadaşlarımıza soruyoruz:

"Sezon nasıl geçti? Doluluk oranınız rahatlatıcı oldu mu?"

Aşağı-yukarı hepsinin ortak görüşü şöyle:

"Otellerimizi doldurduk ama para kazanamadık."

İşte sıkıntı buradan kaynaklanıyor. Çünkü, turizmciler "Halen geçen yılın fiyatları ile çalıştık. Zam yapmış olsak müşteri bulmakta zorlanırdık. Her şey zamlandı, her şeyin fiyatı arttı, sıkıntıyı göğüsledik, kar edemedik ama ayakta durmayı da başarı olarak değerlendiriyoruz" diyorlar.

Sektör, içinde bulunduğumuz şu günlerde para kazanmayı unutmuş, kar etmeden ayakta kalabilme mücadelesi veriyor. Her yeni sezona umutla bakıyor. Gözler önümüzdeki 2018 turizm sezonuna çevrildi.

Türkiye, turizmde yüksek sezon olarak kabul edilen Temmuz-Ağustos dönemini umutlanarak kapattı. Henüz gelirlerde kayda değer bir artış yaşanmasa da aylık bazda doluluklar iki yıl önceki oranları aştı.

Dünya çapında veri ve analiz şirketi STR'nin Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) için hazırladığı 'Ağustos 2017 Ülke Performans Raporu'na göre, Türkiye'nin Ağustos 2017 otel dolulukları, 2016 yılının aynı dönemine yüzde 40.5 artarak yüzde 75.3 olarak kaydedildi.

Ağustos 2016'da bu oran yüzde 53.6 olmuştu. STR'nin sistemine dahil otellerin verilerinin ortalamasını veren bu artış oranı ile Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında en yüksek artış oranını yakalamış oldu. Otel doluluklarının iki yıl önceki oranı, yani Ağustos 2015'teki yüzde 72.9'u yakalayarak aştığı gözlendi.

Raporda şu görüşlere de yer veriliyor:

Fiyatlarda da henüz yıl geneline yansımasa da aylık bazda yükseliş başladı. Ağustos 2016'da 87.1 Euro olan ortalama günlük satılan oda bedeli Ağustos 2017'de hafif artışla 88.9 Euro'ya, toplam oda sayısı üzerinden odabaşı elde edilen gelirler ise (RevPAR) 46.7 Euro'dan 67.0 Euro'ya yükseldi. İlk sekiz aylık otel doluluklarında da en büyük artışı gösteren ülke yüzde 16.6 artışla ve yüzde 58.3'lük doluluk oranıyla Türkiye oldu. Buna karşılık ilk 8 ayda oda fiyatlarında en büyük kaybı yüzde 14.6 gerileme ile yine Türkiye kaydetti. 8 ayda Türkiye'de ortalama oda fiyatı 68.7 Euro olarak gerçekleşti. Bu rakam geçen yılın aynı döneminde 80.4 Euro olmuştu. Oda gelirleri ise aynı dönemde yerinde saydı ve 40.2'den 40.0 Euro'ya geriledi.

İstanbul'da ve diğer büyük illerimizde daha önce yaşanan terör olayları ve patlamalardan sonra İstanbul'da turizm felçe uğramıştı. Şimdilerde ise İstanbul yeniden toparlanmaya başladı.

Turizmin lokomotif şehri İstanbul'un Ağustos 2016'da yüzde 50.2 olan doluluk oranı, Ağustos 2017'de yüzde 64.2 artarak, yüzde 82.5 olarak ölçüldü. Avrupa'da Ağustos 2017'de doluluk oranlarında en yüksek artışı yaşayan destinasyon İstanbul oldu. İki yıl önce ise yani 2015'in aynı ayında ise yüzde 76.7 olarak gerçekleşmişti. Ağustos 2017'de ortalama günlük satılan oda bedeli 89.0 Euro olarak, 2016'ya göre yüzde 4.2 artış gösterdi. Ağustos 2016'da bu rakam 85.4 Euro olmuştu. Ancak 2015 yılı ağustos ayında bu rakamın 132.1 Euro olduğu düşüldüğünde gelir kaybı net bir şekilde anlaşılıyor.

Antalya'da Ağustos 2017'de otel dolulukları bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 16.8 artarak yüzde 76.5 olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı ayında bu oran yüzde 65.5 olmuştu. Ancak Antalya'nın henüz 2015 oranlarını yakalayamadığı gözlendi. Ağustos 2015'te Antalya'da doluluklar ortalama yüzde 85 olarak gerçekleşmişti. Antalya'da Ağustos ayında ortalama günlük satılan oda bedeli 141.5 Euro olarak, 2016'ya göre yüzde 6.6 artış gösterdi. Ağustos 2016'da bu rakam 132.8 Euro olmuştu. Ağustos 2015'de ise 198.8 Euro gibi oldukça yüksek bir düzeydeydi.

TÜRKİYE Turizm Yatırımcıları Derneği Başkanı Oya Narin de meclise sevk edilen Torba Kanun Tasarısında Turizm Sektörüne tahsis edilen arazilerin kullanım hakkı sürelerinin uzatılmasına yönelik düzenleme hakkında değerlendirmelerde bulundu. Narin'in bu konudaki açıklamaları ile yazımızı sonlandırıyoruz:

"Bir süre önce, Başbakanımız Binali Yıldırım'ın açıklamalarından memnuniyetle öğrendiğimiz tahsis sürelerine ilişkin açılım, kamuoyuna açıklanan meclise sevk edilen Torba Kanun Tasarısında karşılığını buldu. Bu adım sektörümüzün gelişimine olağanüstü destek sağlayacak. Türkiye'de Maliye Hazinesi tarafından turizm yatırımları için bugüne kadar yapılan tahsislerin süresi en fazla 49 yıldı. Bu sürelerin önemli kısmının kullanılmış olması ve geriye kalan sürelerin yetersizliği nedeniyle ekonomik olarak değerlendirilememesi sektörün en önemli sorunlarından biri haline gelmişti. Sürelerinin sonuna yaklaşan tesislerin yatırımcıları, süre azlığı nedeniyle, ortak bulmakta, özel düzenlemeler hariç tahsislerin teminat olarak gösterilememesi nedeniyle kredi teminlerinde, yenileme yatırımları yapmakta problemler yaşıyordu. Bu finansal sorunların üzerine gelen talep daralmaları yatırımcıları yatırım yapmakta daha da çekinceli bırakıyordu. Süreleri azalan bu tesisler için süre uzatımı yapılması, sayılan bu sıkıntıların aşılmasında önemli bir basamak olacak, yeterli süreye sahip yatırımcılar için ise özellikle yeni yatırımlar veya yenileme yatırımları yapma ve dış yatırımcı, ortak bulma konusundaki bariyerler önemli ölçüde ortadan kalkmış olacak"