Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2018 yılı Eylül ayında, 2017 yılının aynı ayına göre % 22,4 artarak 14 milyar 456 milyon dolar, ithalat %18,3 azalarak 16 milyar 326 milyon dolar olarak gerçekleşti. Eylül ayında dış ticaret açığı yüzde 77,1 azalarak 1 milyar 869 milyon dolara geriledi. Bu olumlu bir gelişme bir önceki aya göre ihracat % 1,3 arttı, ithalat ise % 3,9 azaldı. 2018 yılı Eylül - 2017 Eylül kıyaslamasında ise ihracat % 16,3 artarken, ithalat % 22,8 azaldı.

Ayrıca Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan'ın açıklamasına göre; Ekim ayında Cumhuriyet tarihinin aylık en yüksek ihracat oranına ulaştık. Ekim ayında 15 milyar 732 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirerek yüzde 13,1 artışla bir rekora imza attık. Ekim ayı ithalat rakamları ise yüzde 23,5'lik düşüşle 16 milyar 261 milyon seviyelerine geriledi. 

2018 yılında dolar kurundaki yükseliş doğal olarak ithalatı azalttı. İç talepte oluşan azalma vatandaşın frene basması önemli bir etken oldu diyebiliriz. Bu bağlamda; Cari açıkta bir azalma durumu söz konusu olurken, tüketimin azalmasıyla büyüme oranlarının düşeceğini söyleyebiliriz. Burada üzerinde durulması gereken en önemli nokta Avrupa Birliğine ihracatımızın % 24 artmış olması bu ülkeler arasında en fazla ihracat yaptığımız ülke Almanya olurken, "Birleşik Krallık" İngiltere, İtalya'da ihracatımızın en fazla olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Ayrıca Irak Ortadoğu coğrafyasında en fazla ihracat yaptığımız ülke durumunda.
Son yıllarda olumsuz ilerleyen ilişkilerimize rağmen en çok ihracatı Avrupa'ya yapmamız önemli bir gelişme. Avrupa ile 2018 yılı sonuna yaklaştığımız bugünlerde ilişkilerin normale dönmesini dikkate alırsak, böyle devam ederse 2019 yılı verilerine olumlu yansıyacağı ve AB ihracat oranlarımızın daha yukarılara çıkacağını söyleyebiliriz. İthalatta ise en önemli doğalgaz ve petrol tedarikçimiz Rusya birinci sırada görülüyor.

Yılsonu enflasyonunun 
23,5 olması bekleniyor

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya'nın açıklamasına göre; Yılsonu enflasyon oranı %23,5 olması bekleniyor. Merkez Bankası tarafından açıklanan yılın son enflasyon raporunda bir önceki tahmine göre (%13,4) 10,1'lik ciddi bir artış görülüyor. Merkez Bankasının tahminlerde temkinli bir duruşu benimsedik açıklamasına rağmen rakamların yüksek çıkması düşündürücü. Uzmanlara göre gıda grubunda enflasyon oranları genel görünümü bozmuş görünüyor. 

Gıda enflasyonunda yılsonu tahmini %30'a dayanmış, bu çok ciddi bir artış ve alt gelir grubunu çok ciddi etkileyecek bir durum. Zaten bu durumu pazar tezgahlarında ve market reyonlarında vatandaş fazlasıyla hissediyor. Merkez Bankasının son raporunda petrol fiyatlarında fazla bir artış olmazken, elektrik ve doğalgaz fiyatlarında beklentilerin üzerinde bir artış gerçekleştiği belirtiliyor. Ayrıca 2019 yılsonu tüketici fiyatları endeksi (TÜFE) tahmini yüzde 9,3 düzeyinden yüzde 15,2'ye, 2020 yılsonu TÜFE tahmini de yüzde 6,7'den yüzde 9,3'e yükseltildi. 

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak 2020 yılı sonunda enflasyonu tek haneleri rakamlara düşüreceğiz diyor. Merkez Bankası tahminlerine baktığımızda durum pek iç açıcı görünmüyor. Özellikle Gıda, Elektrik ve Doğalgazdaki artış dar gelirli vatandaşlarımızı düşündürüyor. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası tahminleri ile Hazine ve Maliye Bakanlığı beklentisi görüldüğü üzere farklılık arz ediyor. Vallahi vatandaş ne tahminlere nede beklentilere bakıyor cebindeki paraya bakıyor yerinde mi yoksa değil mi? Yerindeyse sıkıntı yok cep delikse sıkıntı büyük hayırlısını dileyelim. İnşallah vatandaşın yani hepimizin lehine bir durum ortaya çıkar.