Türkiye’nin Rusya’dan alacağı S-400 füze savunma sistemi nedeni ile Türkiye Amerika’nın bombardımanı altına girdi. Amerikalılara, şimdi de kendilerine yakın medya bu konuda destek vermeye başladı. Türkiye’ye “ambargo” ve çeşitli yaptırımların uygulanabileceği korkusu yayılmaya çalışılıyor. İki ülke arasındaki gerilim ise giderek artıyor.

Bu kirli kampanyaya şimdi de Economist Dergisi katıldı.

Economist dergisinde Türkiye hakkında dikkat çeken bir iddia yer aldı. Derginin son sayısında çıkan yazıda Türkiye’nin S-400 füzelerini alması nedeni ile ABD’den yeni bir yaptırım ile karşı karıya kalabileceği belirtildi.

Haftalık Economist dergisi son sayısında, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füze savunma sistemi satın almasını değerlendirdi.

Dergi, Türkiye’nin yakında Rus füzelerini teslim alacağını ve Ankara’nın bu hamlesiyle geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Amerikan yaptırımlarına maruz kalma riskiyle karşı karşıya kaldığını yazdı.

Rusya’dan sipariş edilen iki S-400 bataryasının kendi radarı, komuta merkezi ve füze rampasıyla birlikte geldiğini belirten Economist, 2,5 milyar dolarlık fiyatıyla bu alışverişin çoğu rakip sisteme kıyasla daha hesaplı olduğunu vurguluyor.

Economist, “Ancak bu, Türkiye’ye daha pahalıya patlayabilir” diyor ve Ankara anlaşmayı bozmadıkça ya da sistemin NATO’ya arz ettiği riski azaltmadıkça, ülkenin Amerikan ambargolarıyla karşılaşabileceğini “ belirtiyor.

Dergi ” Zaman azalıyor. Rusya, füze bataryalarından ilkini Temmuz’da teslim etmeyi planlıyor “ diyerek şöyle devam ediyor:

” Alımın kamuoyuna açıklandığı 2017’de başlayan S-400 tartışması son dönemde iyice gerildi. Erdoğan’ın açıklamasından günler sonra Amerikan Savunma Bakanlığı Pentagon, Türkiye’nin “ağır sonuçlarla karşılaşabileceği” uyarısında bulundu. İki üst düzey Dışişleri Bakanlığı yetkilisinin de benzer bir mesajı önceki hafta ilettiği söyleniyor.

“Pentagon’a göre Türkiye, Amerika’dan 100 savaş uçağı alması öngörülen F-35 programından çıkarılma ve ’CAATSA’diye bilinen ve Rus savunma ve istihbarat sektörleriyle alışverişleri hedef alan bir yasa uyarınca ambargolara maruz kalma riskini alıyor.

” Bu durum karışıklığa yol açar. Amerika, Türkiye’nin F-35 programına yaptığı 1 milyar doları aşkın yatırımını geri vermek zorunda kalır. Türk üreticiler, önemli parçaları tedarik ediyor. Bunların yerine yenisini yapmak iki yıl sürer ve diğer müttefiklere teslimatları geciktirir. Bu anlaşmazlık ilk olmaz

Economist, Erdoğan’ın Rus silah sistemleri satın alma ile ülkesinin NATO taahhütleri arasında bir çelişki olmadığını söylediğini ancak NATO yetkililerinin birçok kez Türkiye’ye S-400’leri, ittifakın erken uyarı sistemine bağlayamayacağı uyarısında bulunduğunu belirtiyor.

NATO yetkililerinin ayrıca, S-400’lerin radarlarının Rusya’nın F-35’ler üzerinde casusluk yapmasına neden olabileceği ve radara yakalanmama özelliklerini tehlikeye atabileceğini söylediği vurgulanıyor.

“Türkiye’nin S-400’lere ilgisi, sadece Amerika’yı rakip bir teklif sunmaya zorlamayı amaçlasaydı, bu başarılı bir hamle olurdu” diyen Economist, geçen yıl ABD’nin, Rusya ile yapılan anlaşmayı iptal etmesi halinde Türkiye’ye 3,5 milyar dolara 140 Patriot füzesi satmayı teklif ettiğini ve Erdoğan’ın bu öneriyi reddettiğini hatırlatıyor.

Economist, “Türkiye’nin Patriot sistemini de satın almayı değerlendirebileceğini, ancak bunu S-400’leri feda ederek yapmayacağını” söylüyor.

Derginin Türkiye karşıtı yazısında şu cümleler dikkat çekiyor:

“Ankara’da Erdoğan’ın Rus silahlarını depoda tutarak ya da bir başka ülkeye yeniden satarak krizden kaçınabileceği spekülasyonları var. Ama bu da yeterli olmayabilir. Amerikalılar sadece füzenin konuşlandırılmasına değil, satın alınmasına da karşı.” Çoğu uzman artık bir kriz yaşanıp yaşanmayacağını değil, nasıl ve ne zaman yaşanacağını sorguluyor. Bazıları Amerika’nın Türkiye’de yerel seçimlerin yapılacağı 31 Mart’tan önce baskı uygulayıp Erdoğan’ı zor bir duruma sokabileceğini söylüyor. “Teoride, Amerika Türkiye’yi CAATSA’dan muaf tutabilir. Yetkililer bunun düşük bir olasılık olduğunu söylüyor. Bu sonbaharda bir teslim tarihi daha yaklaşıyor. İki F-35’in Türkiye’ye ulaşması öngörülüyor. İki NATO müttefiki bir çözüm bulamazsa, uçaklar asla Türk topraklarına inemeyebilir.”

Özetleyelim:

Bütün mesele, Türkiye’nin Rusya ile olan ilişkilerinin güçlenmesi ve Amerika’dan ağır silah ve mühimmatların alınmamasıdır.

Her şey nereden bakılacak olursa olsun ticarete ve çıkar ilişkilerine bağlanıyor.