Tahran'da düzenlenen Türkiye-Rusya-İran zirvesinde, ABD'nin desteklediği PKK/PYD Fırat'ın doğusundaki varlığının 'kabul edilemez' olduğu konusunda mutabakat sağlanmıştı. Üçlü zirvede devlet başkanları ortak görüşlerini de açıklamışlardı.

Aradan geçen zaman içinde Fırat'ın doğusundaki terörist yapılanma konusunda Türkiye'den gelen açıklamaların dozu giderek sertleşti. Artık Fırat'ın doğusuna yönelik Türkiye'nin operasyonun an meselesi olduğu yorumları yapılıyor. Bu konuda TSK'da hazırlıkların tamamlandığı da söyleniyor.

Nitekim terör gruplarının bulunduğu noktalar tespit edilerek YPG/PKK'ya ait mevziler bombaladı.

Hemen vurgulayalım:

Türkiye'nin bir beka sorunu var. Sınır boylarımızda bizi tehdit eden, bağımsız bir devlet kurma hayali içinde olan terörist grupların temizlenmesi konusundaki kararlılığımızın doğruluğunu destekliyoruz. Bu grupların arkasında kim ya da kimler olursa olsun, sonuna kadar mücadele edilerek yok edilmesi dışında bir başka yol yoktur.

Şanlıurfa sınır hattından Suriye'nin Ayn el Arap bölgesine yapılan obüs atışlarında PYD/PKK'lı çok sayıda terörist etkisiz hale getirildi. TSK, tarafından 'şimdilik' top atışlarıyla yapılan müdahalelerle, PKK/YPG'li teröristlerden bölgenin temizlenmesi konusunda Türkiye'nin ne kadar ciddi olduğu mesajı örgütün destekçisi ABD'ye verilmiş oldu.

Amerika'da şimdi bir panik ve telaş var. Terörist grupların nasıl korunacağı konusunda hesaplar yapılıyor.

Erdoğan, "Fırat'ın doğusundaki terör yapılanmasını da çökerteceğiz. Bu konuyla ilgili hazırlıklarımızı, planlarımızı, programlarımızı tamamladık. Yakında daha kapsamlı ve etkili operasyonlarla terör örgütünün tepesine bineceğiz" diye konuşmuştu.

Milli Savunma Bakanı Hukusi Akar da, Türkiye'nin hedefini PYD-YPG'nin sınır bölgesinden temizlenmesi olarak koruduğuna işaret ederek, Menbiç'in doğusu için de harekete geçmeye hazır olduklarını vurgulamıştı.

Türkiye'den gelen bu üst düzey açıklamalar hemen Washington'da yankı buldu. Türkiye'nin Suriye'de Fırat'ın doğusunda operasyona hazırlandığı sinyali veren açıklamalarına ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'dan yanıt geldi.

Pentagon sözcüsü Sean Robertson, "Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik operasyon planları hakkındaki açıklamalarının farkındayız. Türkiye ve Suriye Demokratik Güçleri'yle (SDG) durumu yatıştırmak amacıyla temas halindeyiz" açıklamasında bulundu.

Dikkat edilecek olursa Pentegon sözcüsü Türkiye'yi hem tehdit ediyor, hem de IŞİD ile mücadeleyi yine öne çıkararak bölgedeki PYD/PKK'lıları korumaya alıyor. Pentegon sözcüsüne kulak verelim ve söylediklerinin ne anlama geldiğini çözmeye çalışalım:

"Sahadaki tüm silahlı aktörlere, ölümcül ve ortak tehdit olmayı sürdüren IŞİD'e odaklanmayı sürdürmeye çağırıyoruz" dedi. Sözcü Robertson şunları kaydetti: "Türkiye'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna yönelik taarruz planları hakkındaki açıklamalarının farkındayız. Türkiye ve Suriye Demokratik Güçleri'yle (SDG) durumu yatıştırmak amacıyla temas halindeyiz. Türkiye bir NATO müttefiki ve IŞİD'i yenilgiye uğratmaya yönelik küresel koalisyonun kilit bir ortağı. Türkiye'nin sınır güvenliğine bağlılığımız tam. Tüm tarafları gerilimi tırmandırmadan kaçınmaya ve en önemli görev olan IŞİD'in yenilgiye uğratılmasına odaklanmaya teşvik ediyoruz." 

IŞİD'e karşı savaşın daha bitmediğini ve bunun zor bir savaş olmayı sürdürdüğünü belirten Robertson, PKK ve YPG'li teröristlerin çoğunluğunu oluşturduğu SDG'ye övüler dizmekten geri kalmayıp "Orta Fırat Nehri Vadisi'nde IŞİD'e karşı operasyonların ortasında bulunan SDG'yle yakın biçimde çalışıyoruz. SDG, IŞİD'e karşı kendini adamış bir ortak olmaya devam ediyor" açıklamasında bulundu.

Son söz:

Amerika, her zaman olduğu gibi yine oyalama taktiği ile zaman kazanmaya çalışıyor. Türkiye'nin önünü kesmek istiyor. Terörist gruplar PYD/PKK'yı koruyup kollamak için akıl almaz oyunlar oynuyor. Adeta teröristlerle ahbap-çavuş ilişkisi içine.

Fırat'ın doğusu çok baş ağrıtacak. Bizi çok sıkıntıya sokacak ancak, ancak kendimizi korumak, toprak bütünlüğümüze zarar gelmesini önlemek için de ne gerekiyorsa ve sonuç ne olursa olsun sonuna kadar kararlılığımızdan geri adım atmamalıyız.