Şakayık-ı Numaniye'de Ahî Evren'in debbağların (tabakların) piri olduğu söylenmektedir. Eskiler Hazret-i Adem'in çiftçi, İdris'in terzi, Nuh'un marangoz, Şit'in hallaç, Hut'un tüccar, Salih'in deveci, Zülküfün ekmekçi, İbrahîm'in sütçü esnafının piri olduklarını anlatırlar. Abdülbaki Gölpınarlı'nın naklettiğine göre, İstanbul Veliyuddin Kütüphanesi 3225 numarada kayıtlı Fütüvetname'de esnaf ve sanat erbabının pirleri geniş biçimde sıralanmakta.
Fütüvetname adlı kitaptaki bir rivayet ya da efsane olmaktan öteye gitmediği belli olan bilgiye göre, Ahî Evren, Peygamberin amcası Abbas'ın oğludur. Bir savaşta gösterdiği başarı üzerine Peygamberimiz, kendisine sancak vermiş ve "Sen Ahî Evrensin!" demiş. Kızı Rukiye ile de nikahlayan Peygamberimiz, peştamal kuşatmış, o da peygamberimizin izniyle 32 esnaf pirini bağladıktan sonra, Rum ülkesine Anadolu'ya gidip yerleşmiş, Kırşehir. halkının bizar olduğu bir ejderhayı tutup boynuna zincir vurarak dükkanının kapısına bağlamış. '
Ahîliğin anayasası, "Fütüvetnameler"dir. Burada Ahîliğin esasları, kaideleri, törenleri öğütleri yazılıdır. .
Bir başka rivayet de Ahî Evren'in adı üzerine söylenenlerden kaynaklanmaktadır. Şakayık Tercümesi sayfa 33 ve Aşık Paşa Zade Tarihi sayfa 200'de Ahî Ören olarak geçmektedir. Ö harfinin elif ve vav harfleri ile yazılması sebebiyle evren olarak okunduğu öne sürülmekte ve Prof. Dr. Fuat Köprülü bu fikri kabul etmektedir.8 Ancak Leiden'de Fransızca ve İngilizce olarak yayınlanmakta olan İslam Ansiklopedisi'nin yeni düzenlemesinde doğrudan doğruya Ahî Evren olarak kabul edilmiştir.
Ahî Evren'in Melami ve Bektaşi geleneğindeki yerini Hacı Bektaş Veli Menkıbesi'nden öğreniyoruz. Bu kitaba göre.Fütevvet ehlinin serveri ve ser çeşmesi (öncüsü ve baş kaynağı) Ahî Evren: "Kim bizi şeyh edinse, onun şeyhi Hacı Bektaşi Hünkardır. Ve her kim bizi görmek isterse, Hacı Bektaşi Hünkarı görsün!" demiştir.
Ahî Evren Kırşehir'e ayak bastıktan sonra 93 yaşına kadar yaşamıştır. Orada camisi, türbesi ve zaviyesi vardır. Kitabeler eskidiği için ömür yılını kesinlikte okuyup öğrenmek mümkün olmamaktadır.
Ahmet Gülşehri'nin Keramat-ı Ahî Evren adlı mesnevisinde şöyle denmektedir.
Ahî alemde Ahî Evren idi
Kim kamu Ahîlere sultan idi.
PadişAhîn hasekisi ol idi
Kim kamu beğler katına kul idi.
Ol kim adı dünyayı tutmuş idi
Ahîlerden üyüni tutmuş idi.
Ahî Evren kim hakka ermiş idi
Tanrı didarını görmüş idi.
Toksan üç yıl dünyada oldu temam
Ne helal önünden geçti ne haram.
Gönlüne avret adına yakmazdı
Kimsenin ağzın yüzine bakmazdı.
Akla yar ü pak-damen ol idi.
Terbiyelerin teninde can idi
Ahîlar beğlere ol sultan idi.
Hem kerameti var idi hem kerem
Hem fütüvvet hem mürüvvet hem kadem
Her namazı ka 'bede kılun idi
Geru gendü şehrine gelur idi
Gah maşrıkta kılur idi niyaz
Gah mağrıb da idi ol ser-.firaz
Şubh ol Beytü'l Mukaddes'de kılub
Gelür idi şehrine vaktin billüb
Sofra dökmeg ile hoş idi başı
Serde birinç ak birinç idi aşı
Sofraya halkı üşüren ol idi
El ile halva bişüren ol idi.
İlm ile her tahta kim ol taç olur
Aciceak bir etmeğe muhtaç olur.
Etmeğ ile Tanrı 'ya erer kişi
Kim amelsiz ilm başarmaz işi.
Osmanlıların ilk dönemlerinde Ahî unvanlı bir çok dervişe rastlıyoruz. Aşık Paşa Zade tarihinde Ahî Hasan, Ahî Kadem, Ahî Ya'kub gibi şahsiyetlerden söz edilmektedir. Biraz daha geriye gitmemiz de mümkündür. 1142 - 1277 yılları arasında Divriği'de hüküm süren Mengücek Oğulları Beyliği zamanında Ahî Yusuf yaşamıştır ki, bölgede bilinen en eski Ahî Babasıdır. Türbesinin mimari özelliğinden 1196'dan önce yaşamış olduğu sanılıyor. Divriği'ye yakın olan Ahî Köyü de adını Şeyh Beyazıt Veli olan Ahî babasından aldığı söylenmektedir.
YARIN: AHİLİK VE MELAMİLİK
Ahmet Özdemir
Ahiliğin anayasası
- Bilindi Türklüğün kıymeti 20.04.2024
- Dağılsın kaygılarımın bulutu 19.04.2024
- Vehip Sinan’ı anarken 18.04.2024
- Oktay Rıfat ve Türkan’a ağıt 17.04.2024
- Kabri çiçeklerden bir türbe 16.04.2024